Tanrı dedi ki:
Eğer Yeryüzünde olmasaydınız, bir bedeniniz, fiziksel bir varlığınız olmasaydı hayat da kusursuz, pürüzsüz olurdu. Fikir ayrılıkları, anlaşmazlıklar olmazdı, rahatsızlık veren alışkanlıklar olmazdı, huzura ve sevgiye yönelik müdahaleler, engeller olmazdı. Kayıp diye bir mevhum olmazdı. İnsanların biri birlerine rastlamaları, çarpmaları, sendelemeleri olmazdı; engeller olmazdı, yolunuza ya da başkaları olarak görünenlerin yoluna çıkmak olmazdı. Çekip çekiştirmek, itmek, itelemek, başka yönlere çevirmek, kaçmak olmazdı.
Ruhlar ilişkilerle ilgili olarak neyi zor bulabilirdi ki acaba? Fiziksel dünyada olanların haricinde rahatsızlık veren hangi alışkanlıklar, davranışlar olabilirdi? Sesi sonuna kadar açık radyolar, tadı berbat gelen şeyler veya bu somut dünyada olmasanız şayet bakmanın size cazip gelmeyeceği, görmekten hoşlanmayacağınız şeyler nasıl var olabilirdi?
Sizler insan kılığına bürünmüş parlak ruhlarsınız. Beş duyunuz var. Dahilinde hareket ettiğiniz bedenlere sahipsiniz. Ah, tabii, zaman ve mekan var. Sizi avuçlarının içine almışlar.
Zaman ve mekan; asıl sorun da burada zaten.
Zaman ve mekan mefhumlarının dahilinde tarifsiz güzellikler ve bunların algılanan tezatları mevcut. Dünya Hayatı muazzam bir çeşitlilik içeriyor. Bu sizin için olan bir dünya.
Ruhunuz tabii ki ayağını vurmaz, tökezlemez! Yerlere bir şeyler döküp saçmaz. Başını derde sokmaz. Hazımsızlık çekmez. Hangi yoldan gideceği yönünde asla kararsız değildir.
Ruhunuzun ödemesi gereken faturaları, spam mailleri ya da arabasıyla ilgili sorunları yoktur. Fiziksel bedeniniz olmasa sorunları, engelleri bilmezdiniz.
Öte yandan mevcut durumda olduğu üzere yer kaplayan, alan teşekkül eden bir fizikselliğe sahipsiniz. Bir başka açıdan baktığımızda ise, kat ettiğiniz bu alan ve Yeryüzündeki deviniminiz zaman mevhumu haline dönüşmekte.
Rahatsızlık da sevinç de zaman ve mekan mevhumlarından kaynak bulurlar. Zaman ve mekan mevhumları size sıkıntı verir. Size çeşitlilik, çokluk duygusu verirler. Yöneleneceğiniz istikametler, gidilecek yollar ve gidilmeyecek yollar, önünüzden giden ya da sizi geriden takip eden zaman dalgaları verirler size. Zaman ve mekan mevhumları size inancınızın ötesinde bir olağanüstülük ve açılım da sağlarlar.
Size insan bedeni verilip de Yeryüzüne gönderildiğiniz zaman sınırsız imkanları deneyimleme fırsatı da sunulmuştur. İnsan bedeni bu imkan ve deneyimler için bir araç, bir vasıtadır. Etten ve kandan bu insan bedeninin vasıfları vardır. Bedeninizle algılarsınız. Gündoğumunu, günbatımını, gülümsemeleri, bebekleri, çocukları, yemekleri, müziği, sanatı algılarsınız. Tarifsiz güzellikleri algılarsınız ve güzel olmayan şeyleri de algılarsınız. Güzel olanlar da olmayanlar da durup düşünmenizi sağlarlar.
İnsan bedeninizin hatları dahilinde rıza göstermek, kabul etmek ve direnç göstermek üzerinde çalışırsınız. Kabul etmek ve direnmek size bahşetmiş olduğum Özgür İrade sayesinde mümkündür. Özgür İrade bir kutsama, bir nimettir ama o zorlayıcı bir unsurdur da aynı zamanda.
Özgür irade sanki "Açıl Susam Açıl" demek gibidir, kapıları açan sihirli bir anahtardır. Dünya hayatı tabiri caizse, hani lafın gelişi avlanma sezonu gibidir. Göreli hayatın gür ormanı içinde yolunuzu bulmaya çalışır, onu ararsınız. Güneş ışınları ağaçların tepelerine vurur, aralardan içeri sızar. Aydınlık gittikçe artar. Sonrasında ise ya adım adım ya da birden bire açık bir düzlüğe veya Denize ulaşırsınız. Hiçbir çelişkinin ve tezatın var olmadığı Enginliğe varırsınız.
Yeryüzünde kend kendinizle karşılaşmalar, yüzleşmeler yaşarsınız. Bunlara savaş ya da münakaşa, çatışma diyebiliriz. Kendinizle veya gölgenizle bir düello içindesinizdir. Nihayet Kendi Benliğinizle buluşmayı, gerçekten şöyle bir Kendinize dönmeyi ve çelişkilere, tezatlara saplanıp kalmamayı dört gözle bekleyebilirsiniz artık; çünkü canlarım Bütünlük, Tamlık içinde ikilemler, tezatlar yoktur hiç. Bugüne kadar tezatlara yönelik bir imgeye sahiptiniz. Birlik dahilinde ise çelişkiler, tezatlar hiç bulunmadığı gibi uğraşsanız, çabalasanız bile bunları göremezsiniz de. Tabii ki böyle bir çaba yönünde hiçbir arzunuz da olmaz. Birlik dahilinde capcanlıyken tezatların, çelişkilerin size ne faydası olabilir ki zaten?
Çeviren: Engin Zeyno Vural
Copyright © 1999-2007 Heavenletters™
Tanrıya ve kendi yüreklerine daha yakın olmaları için İnsanoğluna yardım eden
Gloria Wendroff, Overseer (Sorumlu yönetici)
The Godwriting™ International Society of Heaven Ministries
703 E. Burlington Avenue, Fairfield, IA 52556
Email angels@heavenletters.org
Ziyaret edin www.heavenletters.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder