(please scroll down for English version)
Ruhsal tekamülünüz hızlanıyor ve hızlanmalı da. Tanrıdan, meleklerden ve etrafınızda bulunan rehberlerinizden yardım talepleriniz arttıkça sizi saran ve içinizdekileri açığa çıkaran ilahi enerjiler de yoğunlaşıyor. Yaptığınız çok önemli ve ilahi arzularla tamamen uyumlu. Bunun sonucunda dönüşme ve kaynağa geri dönme, tanrı ile bir olma amacınızdan şaşmanız da mümkün değil.
İllüzyon; sizi büyük bir acı hali içine sürükledi çünkü size özgür irade verilmişti. Ve bu özgür irade sayesinde, yaratılmış olduğunuz Tanrı ile sonsuz aşk ilişkinizi reddedeceğiniz, Tanrı’dan ayrı olduğunuza inanacağınız bir ortamı yaratmanız mümkün olabildi. Oysa, tabii ki böyle bir şey mümkün değil çünkü yaratılan her şey Tanrı’dır. Yine de, Tanrı’nın size yüklediği yeteneklerle ilerlediniz ve onun sevgi dolu varlığının olmadığı bir ortam tasavvur ederek aslında delilik olarak nitelendirilebilecek ilginç fikirleri deneyimlediniz.
Bu deneylerinizin sonuçlarını tüm dünyanızda görebilirsiniz, baktığınız her yerde ve pek de hoş bir manzara gördüğünüz söylenemez. Başlangıçta niyetiniz çok da şefkatsiz değildi aslında, daha çok düşüncesizce diyebiliriz. Mantığınız ve aklınızla deneylerinizin sizi götüreceği yeri çok rahat öngörebilecekken, önceden bilmemenin tatlı cazibesi ve maceraya olan bağımlılığınızla acele ederek olayların içine dalıverdiniz.
Acı ve ızdırap yaygın bir hastalık haline geldiği zaman artık bunun geri dönüşü yok gibi görünmeye başladı ve hastalıklı ve düşüncesiz davranışlarınızla Tanrıyı tamamen ve vahim bir şekilde rencide ettiniz. Onun ilahi yaratımı olan güzellik ve mükemmelliği yıktınız, aslında affedilmez davranışlarda bulundunuz. Varlığınızın ortaya çıktığı ortamı unuttunuz ve ondan saklanarak oyun oynayacağınız hayali bir ortam yarattınız. Hayalleriniz öyle bir boyuta ulaştı ki deneyimlerinizin gerçekliğine fazlasıyla inanmaya, çektiğiniz acı için birbirinizi suçlamaya başladınız, bu da daha fazla acı çekmenizden başka bir işe yaramadı. Izdırabınızın bitmesi için yapmanız gereken ilk şey suçu birbirinize atmaktan vazgeçmeniz.
Çok uzun zamandır gerçek diye deneyimleyegeldiğiniz ve birbirinizi suçlayıp durarak büyüttüğünüz şeyin aslında bir illüzyondan başka bir şey olmadığını fark edecek güce ve ilahi erdemlere fazlasıyla sahipsiniz. Tarihinize bakarak, çok uzun zamandır devrim yapmak niyetiyle yola çıkanların kendilerinden öncekilerin yaptığı hatalardan çok da farklı olmayan sosyal sistemler ortaya koyduğunu açıkça görebilirsiniz. Aranızda her zaman bilge kişiler olmuş, çok akılcı çözümler de ortaya koymuşlardır ama siz devrimin artan heyecanı ve cinnet hali ile onları dinlemekten çok uzak kaldınız.
İnsanlık, artık öyle bir noktaya vardı ki aslında her zaman içinizde var olan bilge ve nazik kişiler yoluyla size bildirilen ve aslında her zaman elinizin altında olan Tanrı’ın söylemlerini dinlemeye hazır. Artık karmaşa, korku ve stres içindeki bu ızdırap dolu alemin bir kabustan öteye bir şey olmadığını, bu yıkıcı yaklaşımları nezaket, anlayış, bağışlayıcılık ve birlik içinde olma ile bu kabustan uyanabileceğinizi görebilirsiniz. Bunu, dünyanın her yerinde onları Tanrı’nın sevgi dolu çocukları olarak görmek yerine baskı ile kontrol eden rejimlerin çökmesi için barış içinde birbirine destek olan insanlara bakarak görüyorsunuz zaten.
İlahi olarak seviliyorsunuz. Tanrının varlığını hiçbir zaman terk etmediniz. Savaş, yargılama ve şiddetli anlaşmazlıklarla dolu, bitmeyecek gibi görünen bu kabustan uyanacaksınız. O zaman hazzınız tamamlanacak zira tek gerçek Tanrı’nın varlığıdır. Başka hiçbir şey değil.
Çok çok sevgilerimle, Saul.
çeviren : (ben, Ebru Altan Cinemre)
---------------------------------------------------
Humanity Has Reached the Point Where it Can and is Listening to the Voice of God
Your spiritual evolution is accelerating, as it must, and the divine energies surrounding and enveloping you are intensifying as you continue asking for help from your guides, angels, and from God Himself. What you are doing is of great importance, it is totally in alignment with the divine Will, and consequently you cannot fail to achieve your aim, which is to evolve or, more correctly, to return whence you came, to eternal union with God.
The illusion has dragged you into a state of great suffering that was only possible because you were given free will, which allowed you to reject your eternal loving relationship with God in which you were created, and build an environment where you pretended that you were separated from Him. That, of course, is impossible because all that exists does so within God. Nevertheless, using the gifts that He had bestowed upon you, you went ahead and imagined an environment without His loving Presence, and chose to experiment with a very large number of rather strange ideas that can only truly be described as quite insane.
The results of these experiments are all around you, wherever you look, and they are not a pretty sight. Initially your intentions were not unkind, just thoughtless. You could have used your reason and intelligence to calculate where your experiments would lead you, but it seemed that there was so much fun in not knowing that you rushed ahead and became addicted to the sense of excitement that your lack of foreknowledge provoked.
By the time the pain and suffering had become endemic it seemed that there was no way back, and that you had permanently and gravely offended your Father by your ill-conceived and basically thoughtless behavior. It seemed to you that you had destroyed His divine creation of beauty and perfection and were, therefore, beyond forgiveness. You had forgotten that the environment in which it appeared that you had your existence was but an imaginary one that you had built to play in and hide from Him. Your imaginations had convinced you that what you were experiencing was absolutely real, and you began to blame one another for your suffering, and that led only to further suffering. To cease experiencing suffering you have to cease imposing it on others.
You have the power and the divine grace to recognize that what you are experiencing as reality, and have been experiencing that way for eons, is, in truth, an illusion that you continue to support and maintain as long as you continue to attack and blame one another. Judgment must cease because it destroys every effort you make to establish peace. For eons every societal system that has been overthrown has only been replaced by a similar one containing all the same faults and problems the revolutionaries claimed that they would put right, as your world history clearly shows. There have always been wise ones among you offering sane guidance, but in the excitement and increased insanity of revolution you refused to listen.
Finally humanity has reached the point where it can and is listening to the Voice of God, which has always been available and expressed through the wise and gentle ones amongst you. Now you can start to recognize that this painful realm of confusion, fear, and anxiety is but a hideous nightmare from which you can awaken by laying down judgment, blame, and punishment, and replacing those destructive attitudes with gentleness, understanding, forgiveness, and cooperation. You are seeing this happening all over the world, as people support each other peacefully to disempower regimes that have controlled them instead of honoring them as God’s beloved children.
You are all divinely loved. You have never left the Presence of God. You will awaken from the seemingly endless nightmare of ferocious disagreement, judgment, and war. Then your joy will be complete because in Reality, God’s divine Presence, there is nothing else.
With so very much love, Saul.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder