Tanrı dedi ki:
Hayat böyledir, hayat budur işte. Okumakta olduğunuz büyüleyici bir romandır o. İçinde kaybolursunuz. Karakterler gerçek bir hale gelirler, çok ama çok gerçek olur onlar; ısrarcı ve talepkar olurlar. Genellikle de farklı amaçları gözetirler yani böyle görünür ve siz de sayfaları çevirmeye devam edersiniz. Ne olduğunu görmek için hep bir sayfa daha çevirirsiniz. Neler olacağını hep önceden bilmek istersiniz. Sizi cezbeden bir şey daha vardır. Şimdide neler olduğunu bilmek istersiniz ve bunun sonrasında ne olacağını da.
Ve sonra roman biter. Bu romanda çevirecek sayfa kalmaz artık. Siz romanın devam etmesini istersiniz. Çünkü tüm karakterlerle sıkı bağlar kurmuşsunuzdur. Ne olacağını kesin bir şekilde bilmek istersiniz ama mevcut haliyle bu kitap bitmiştir artık. Tutunduğunuz halatın koptuğu ve uçurumdan aşağı düştüğünüz hissini yaşayabilirsiniz; lakin hikayenin her nasılsa başka bir yerlerde devam ettiğine dair çekici, hoş bir his daha vardır. Ama eldeki bu roman artık sürmemektedir.
Dolayısıyla gerçek hayatınıza; özde, hakikatte ebedi olan yaşamınıza geri dönmek zorunda kalırsınız. Onunla olan işiniz hiç bitmez. Sadece okumakta olduğunuz büyüleyici kitabın son bölümü bitmiştir ve sizin de devam etmeniz gerekiyordur.
Bazen kitabın bir yerde durmasını dilersiniz. Onu bitirmiş olmayı dilersiniz; insanların düşünceleri ve tüm olaylar gözlerinizin önünden geçip gider. Sizin için o kadar gerçek, o kadar gerçektir ki bunlar. Can dostlar, sevgili aile üyeleri veya o kadar da can olmayan dostlar, o kadar da sevgili olmayan aile üyeleri vardır ama üzerinizde izlerini bırakmışlardır ve siz de onların üzerinde iz bırakırsınız.
Tüm ayrıntılarıyla, tüm bağlantılarıyla, bağlarıyla, ödülleriyle, küçük mahcubiyetleri ve cezalarıyla, yolunda giden ve gitmeyen olaylarıyla, sayfanın dışına taşıp orada devam eden olaylarıyla bu da ne harikulade bir kitaptır ama. Hikayenin tümü anlatılmamıştır. Çokça da satır arası okumuşsunuzdur. Bu kitabı bir başkasının anlatımından okumuş olsanız tamamen farklı bir kitap olacaktır o. Çünkü her yazar kendi kitabını yazar.
Bu hikayeyi nasıl toparlayıp özetlemeli peki. Belki de bunu bir iki cümleyle yapabilirsiniz. Kitaptaki karakterler doğdular, yaşadılar, öldüler ama hikaye pek de bu değildir. Sayfa sayfa, gün gün çok şey olmuştur; bedenleri yaşamış, bedenleri ölmüştür. Dört beş cümleyle anlatılan olaylar örgüsü budur fakat hikayenin teması karakterler olmadan, onların kendilerini nasıl ifade ettikleri, kendilerini nasıl aradıkları ve buldukları anlatılmadan, diğer tüm karakterlerin biri birleriyle olan bağlantısı ve ilişkileri olmadan sadece hiçtir. Hikaye şaşırtıcıdır tamam, kalbe işleyen, kalbi eriten niteliktedir. Hepsi hikayedir, böylesi bir hikayedir ama hikaye de sadece hikayedir sonuçta.
Her hikaye eşsizdir, yeganedir. Biri birine benzeyen iki hikaye yoktur; lakin her hikaye görünürde aynı başlar ve aynı biter. Ama bir bitiş yoktur ve işin aslı bir başlangıç da yoktur. Bitmeyen, sonu olmayan bir hikayedir bu ve gerçek hayat, hakiki hayat hikayeden başka bir şeydir. Gerçek hayat detaylar demek değildir. İniş çıkışlar demek değildir. Romanda sizin pek okuyamadığınız bir ayrıntı, bir dipnot vardır, oradadır ve siz de orada olduğunu bilirsiniz, her nasılsa satırların arasında bir yerlerdedir o. Tebessüm tebessümdür. Kaş çatmak da kaş çatmaktadır. Lakin hikayenin kelimelerle anlatılandan, eylemden ve olan bitenden fazlası vardır. Hikaye sayfalardan dışarı taşmaktadır.
Çeviren: Engin Zeyno Vural
Copyright © 1999-2007 Heavenletters™
Tanrıya ve kendi yüreklerine daha yakın olmaları için İnsanoğluna yardım eden
Gloria Wendroff, Overseer (Sorumlu yönetici)
The Godwriting™ International Society of Heaven Ministries
703 E. Burlington Avenue, Fairfield, IA 52556
Email angels@heavenletters.org
Ziyaret edin www.heavenletters.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder