Yukarı Bakmayı Öğrenmek

Işık Fenerleri ~ Yuvadan Hatırlatmalar
15 Mayıs 2012
~ Yukarı Bakmayı Öğrenmek ~
Steve Rother tarafından aktarılmıştır.

Yuvadan Selamlar

Biz bu sözleri sarf ederken bu odadaki titreşim, Yuva’nın titreşimdir, sevgili varlıklar. Bu sözcükleri işittiğinizde, sırada neyin olduğunu tahmin edersiniz ve bir mucize olmasını beklersiniz. Yaratıcılar bir mucize bekledikleri an, bir mucize yaratırlar. Yapmanız gereken tek şey bu noktadan ileriye bir adım atmaktır. Doğum konusundan bahsetmeyi oldukça ilginç buluyoruz çünkü perdenin iki tarafında da ve her iki geçiş de – doğum ve ölüm – çok büyük bir öneme sahiptir. Dünya gezegeninde, ölüm geçişinden korkuyorsunuz ancak doğum geçişini ise kutluyorsunuz. Bunda herhangi bir sorun yok, sevgili varlıklar, sadece anlayın ki perdenin öbür tarafında ise bizim için bu durum tam tersidir. Bizim için en zor geçiş doğumdur çünkü bir ruhun ayrıymış gibi davranması demektir. Fakat yeni bir bebek dünyaya geldiğinde hissettiğiniz mutluluğu düşünün, işte sizin ölüm adını verdiğiniz süreçle yeni bir ruhun Yuvaya dönüşünde bizim hissettiğimiz mutluluk da aynen öyledir. Ruhlar bize geri döndüğünde ve bunu Yuvada kutladığımızda, onlara daha fazla bilgi toplamak üzere bir sorumluluk verir ve yeni bir yolculuğa göndeririz.

Parçacık Akım Teorisi

Sevgili varlıklar, bugün size bizim için çok önemli olan bir şeyden bahsetmek istiyoruz çünkü bu algınızda gerçek bir değişime neden olacak. Bu değişim şu anda yavaş da olsa gerçekleşiyor ancak biz bugün bu konuya dikkatinizi çekerek bu süreci biraz hızlandırmak istiyoruz. Siz yeni enerjiye adım atarken tüm insanlık da değişiyor. Şu anda inşa etmekte olduğunuz yeni dünya, kişisel güç dünyasıdır; bu kişisel güç çağıdır. Bu sizin için, enerjileriniz ve yetileriniz için yeni bir sorumluluk anlamına geliyor: hepsini Dünyaya getirmelisiniz. Anlatmaya çalıştıklarımızı örneklendirmemize izin verin; basit bir parçacık akımını anlamınıza yardımcı olabilir. Kar tanelerini düşünün. Örneklememizde bunu kullanacağız çünkü çok kısa süre önce Koruyucu ve Koruyucunun Koruyucusu, Amsterdam’da arabada giderken daha önce hiç deneyimlemedikleri derecede büyük bir kar fırtınasına yakalandılar. Kendinizi bir an için o arabada hayal edin ve o kar fırtınasının ortasında araba kullanırken tuhaf bir şey göreceksiniz. İşte bu noktaya dikkatinizi çekmek istiyoruz. Karlar yukarıdan düşer. Ancak arabadayken sanki kar taneleri karşıdan tam üstünüze geliyor gibi görünür. Yani kendinizi sürekli üstünüze gelen bir kar tanecikleri akımının içinde araba kullanırken hayal edebilirsiniz. Bu benzetmeyi alıp hayatınızda kullanmak istiyoruz ki böylece bu parçacık akımı geldiğinde bu benzetmenin farklı yönlerini size gösterebiliriz.

Çok küçük yaşlardayken, parçacık akımında çok az parçacık vardır. Uzun bir süre boyunca sadece birini yakalayabilirsiniz. Büyüdükçe, bilinç titreşiminiz de yükselir ve parçacık akımınızın çapının genişlemesine neden olur. İnsanlar doğal olarak bunu zamana benzetir; genellikle yaşlandıkça zamanın da kısaldığı hissine kapılırlar.

Kısa bir zaman önce yaratımlarınızı ifade etmeye başladığınız bir dönem başladı. Rüyadan uyanmaya başladınız ve bu parçacık tüplerinden birini alıp tekrar-yönlendirebildiniz. Buna birlikte-yaratım adını verdiniz çünkü enerji size geliyordu ve siz de sadece ona yön veriyordunuz. Enerjiyi yaratmanız gerekmiyordu fakat yaratıcılar olarak, enerjiyi siz yönetiyordunuz. Bunu yaşamınızın farklı alanlarında da yapmayı öğrendiniz, bazen bilinçli bir şekilde bazen ise tamamen farkında olmadan.

Bugün her şeyi algılama biçiminizde bir farklılık var. Bir an için parçacık akımı fikrine geri dönelim. İlk önce, birlikte-yaratım ya da akımı yönlendirme konusunda çok başarılı olmaya başladığınızı söylemiştik. Araba ileri doğru gitmeyi bırakırken artık dünyanız da değişiyor. Daha önce arabada kar taneleri direkt karşıdan gelip camınıza çarpıyor yanılsaması vardı ki aslında kar taneleri yukarıdan düşüyordu. Bu arabanın ileri doğru yaptığı hareketin yarattığı bir yanılsamaydı.

Peki şimdi neler oluyor? Kar tanesinin bir tür deneyim olduğunu farz edelim. Dünyaya bunun için gelmediniz mi? Burada olmanızın nedeni bu değil miydi? Deneyimler kazanmak ve topladığınız en anlamlı, en yürekten hissedilen deneyim koleksiyonunuzu Yuvaya götürmek değil miydi? Evet.

Alt-Akımlar

Pekala, deneyimler kazanıyorsunuz ve düşünebildiğiniz her deneyim bir kar tanesidir. Bazen kar taneleri çok büyük ya da çok küçük olabilirler. Küçük olanları çok kolay kabulleniyorsunuz. Bedeninizin etrafında çok büyük bir enerji balonu olduğunu düşünelim ve biz bunu sadece dünyanız olarak adlandıracağız. Bir parçacık enerji alanınıza ve dünyanıza girdiğinde ne olur? En küçük parçacık dahi dünyanızı değiştirir. İçine bir kez bir parçacık girdi mi alanınızı değiştirmeniz gerekir. Oldukça basit. Artık daha önce orada olmayan bir şey ile birleşiyorsunuz yani doğal olarak bu olay ile uyumlu olmanız gerekiyor ki bu yeni parçacık ile bütünleşebilesiniz. Büyük bir kar tanesi gelirse ne olur? Dünyanızı değiştirir ve bu durumda ilk yaptığınız şey ise mevcut şartlarınız ile uyumlu olması için hikâyenizi baştan yazmak olur. Bunu hiç düşünmemiştik ama siz düşündünüz. Çok ilginç ve büyüleyici olduğunuzu düşünüyoruz. Yeni parçacıkları kabul etmek için hikâyenizi değiştiriyorsunuz.

Her gün büyüdükçe, daha fazla parçacık alıyorsunuz ve bir şekilde dünyanıza demirlemek için her bir parçanın bir faydasını buluyorsunuz. Ama işler biraz daha zorlaşıyor çünkü tüm insanlık artık çok daha hızlı yol alıyor. Artık bebek adımlarıyla ilerlemiyorsunuz. Tüm insanlık koşar adımda ilerliyor; eskiden dünyanın sonu olan harika zamanlara doğru ilerliyor. Daha oraya varmadan düşüncelerinizle her şeyi değiştiriyorsunuz ve bu bir mucize.

Genel Düşünce

Peki bu parçacık akımı ile neler oluyor ve bunu nasıl kullanabilirsiniz? Enerji alanınıza giren her parçacık ile uğraşıyorsunuz. Ancak daha önce hiç onlara farklı bir açıdan bakmayı düşünmediniz; nereden geliyorlar ve önünüzde sizi neler bekliyor anlamaya çalışmadınız. Bunu size biraz farklı bir şekilde açıklamamıza izin verin. Şimdi, araba durdu ve tüm kar taneleri yukarıdan düşüyor. Böyle bir durumda ne yaparsınız? İlk önce geriye bir adım atıp büyük resmi görmeye çalışırsınız. Ancak siz yukarıya çıkıp aşağıya bakıyorsunuz.

İnsanlar bu yönde geliştiler. Ne zaman büyük resmi görüp bir şeylerin uymadığını anlasanız, daha büyük bir resim yaratıyorsunuz ve realitenizi şartlarınıza uyacak şekilde evrimleştiriyorsunuz. Şimdi sizden bunu en azından belli bir dereceye kadar tersine çevirmenizi istiyoruz çünkü bu değişim hayatlarınızı kesinlikle ters yüz edecektir. Bu tohumları ekerek oynamaya başlamak çok büyük değişimlere sebep olabilir. Bunu nasıl yapacaksınız? Aslında bu çok büyük bir değişim çünkü daha önce düşündüğünüz birçok şeyi yeniden düşünmeniz anlamına geliyor. Kişisel gücünü kazanmış insanlık çağındaysanız eğer çocuklarınıza okullarda neyin doğru neyin yanlış olduğunu öğretemezsiniz. Çocuklarınıza, hafızalarında bazı verileri toplamalarını söylemek yerine kendi cevaplarını nasıl keşfedeceklerini öğretmekle başlamalısınız.

Birçoğunuz kendinizi korumak için önünüze duvarlar ördünüz. Bu duvarlar ne yanlış ne de doğrudurlar, sadece normal bir insani tepkidirler. Artık bu duvarları yıkmanız ve özünüze geri dönmelisiniz, başkaları sizin hakkınızda ne düşünürlerse düşünsünler. Şimdi, siz gerçeksiniz ve endişe duymadan o parçacıklar ile bağlantı kurabilirsiniz. Yeni bakış açısını anlamak için uğraşmak yerine, kendinize güzel hatalar yapmak ve yol boyunca öğrenmek için izin vermelisiniz.

Herkes araba kullanıyor. İlk yapıldığında arabanın çalıştığını mı sanıyorsunuz? Birçok sorunu vardı fakat insanlar arabaları çok seviyor. Zamanla otomotiv sektörü gelişti, bir gelişme diğerini takip etti ve bugün çok güvenilir arabalarınız var. Bir yere gitmek için kontağı çevirdiğinizde bazı konularda endişelenmeniz ya da ayrıntıları düşünmeniz gerekmiyor, çünkü arabalarınız yıllar içinde kusursuzlaştılar. Şimdi sizden yapmanızı istediğimiz de budur. Her şeyi anlamaya çalışmayın, size gelen enerjileri izleyin – her bir parçasını – ve her birini kendinize savunmasız olma izni vererek özümseyin.. kalkanlarınızı indirin ve olduğunuz gibi olmanıza izin verin. Evet, bunu söylemek bizim için çok kolay çünkü biz hiç insan olmadık.

Bu konuda yaşadığınız zorlukları anlıyoruz ve önerimizin hiç de kolay olmadığını biliyoruz. Ancak hata yapıp hatalarınızdan öğrenmek için kendinize izin verdiğinizde, ilerlersiniz. Biz “hata” kelimesini kullanırken dahi duymaya katlanamayan birçok kişi var. Sizden kusursuz olmanız beklenmiyor, sadece mükemmel olmak için mücadele etmeniz isteniyor. Kusursuz bir genel görünüme sahip olmak ile ilgili sorun, genel görünümünüze bağımlı hale gelmenizdir. Aksine, gelen her partikülü karşılar ve ona en iyi yeri verirseniz, daha orada olmasa da ışıkta dans etmenize izin veriyorsunuz demektir.

Hikayeyi Değiştirmek – Yukarıya Bakmayı Öğrenmek!

Sizden, sevgili varlıklar, aşağıya bakmak yerine yukarıya bakmanızı istiyoruz. İnanılmaz bir yerde gelişmekte olan yaratıklar olduğunuzu bilin. Kusursuz olmanız gerekmediğini ve hikâyenize ki o kimliğinizdir, bağlanmak zorunda olmadığınızı fark edin. Hikâye hepiniz için çok önemli oldu, ona etiketler taktınız, isimler verdiniz ve hikâyenizi yansıttınız. Fakat bu realite ile inandığınız o hikâye arasında bir boşluk yaratıyor. Ve bu boşluk, birçok yaratımın önünü kesiyor, insanların ilerlemesine mani oluyor. Peki, bunu nasıl başarırsınız? Işıkta dans ederek! İnsan olmanıza izin verin, ve hatalar yaptığınızda gülün. O hatalarla güzel vakit geçirin, ve çocuklarınıza da dışarı çıkıp birçok güzel hata yapmayı öğretin. Geri gelip size anlattıklarında onlara, “Bu harika bir hata, tatlım. Şimdi git biraz daha hata yap. Ama aynı hataları tekrarlamamaya çalış. Git ve daha fazla hata topla,” deyin. “Artık bakışımızı tepeden tırnağa yukarı baktığımız yere doğru değiştirdik. Artık kendimize kişisel gücümüzü kazanmak üzere hata yapma izni veriyoruz.” Tam şu anda tekâmülünüzde bulunduğunuz nokta burasıdır.

Dünya gezegeni üzerindeki bu zamanlar inanılmaz. Sevgili varlıklar, birçok kişiyi rüyadan uyandıracaksınız. İşte bu nedenle buradasınız. Herkes için bir parça var. Sizi, kendinizi daha rahat ve özgüvenli hissedeceğiniz, korkmadığınız bir duruma soksaydık, o bilgi ortaya çıkacak ve hemen burada, Yeryüzü cennetini inşa etmeye başlayacaktınız. Her şey tek bir parçacık ile başlar.

Kar tanelerinin keyfini çıkarın. Işıkta dans edin. Yüzünüze bir kar tanesi değip eridiğinde, bu mesajı hatırlayın ve yukarı bakmayı unutmayın, çünkü hepinizin gitmekte olduğu yer orası. Algınızdaki değişim, anında realitenizi de değiştirecektir.

Birbirinize saygılı davranmanızı istemek bizim için büyük bir onur. Birbirinizi büyütün ve yakaladığınız her fırsatta kapıyı açık tutun çünkü adım atmakta olduğunuz oyun çok zor bir oyun. Lütfen birlikte güzelce oynamayı unutmayın.

Espavo
Grup

www.lightworker.com
Steve Rother tarafından aktarılmıştır.
Kopyalayabilir ve paylaşabilirsiniz.
Tercüme:
© 2012 Semra Ekmekci
2012 LimitSiz | http://www.2012limitsiz.com
e-mail: info@2012limitsiz.com
http://www.facebook.com/2012limitsiz“