Yine bir kez daha bir başka yılın şafağındayız, bir çok başka yaşamlarımızda ve yıllardır öğreniyor olduğumuz derslerin bütünleşmesini daha iyi ayarlamak için bir başka fırsat... Tarafsızlık, gözlem, koşulsuz sevgi ve kabul yoluyla yaklaştığımız sürece; 2011’in bize getireceği, biraz daha berraklık, anlayış, değişim-dönüşüm ve büyümedir. Tüm bunlar, bu yıl bizim derslerimiz olacaklar çünkü ne zaman bağlantılı ve kuşatılmışsak, bağışlamayı, kabul etmeyi ve serbest bırakmayı beceremiyorsak; bu durumları yaşantımıza nasıl dahil edebileceğimizi bize gösterecek yeni derslerin geleceği kesindir. Artık ne yaptığımızın farkında değilmişiz gibi davranamayız. Bizler ustalaşıyoruz ve sorumluluklarımızı kabul etmenin zamanı geldi.
Meydan okuyucu bir yıla mı girdik? Bu “meydan okuma” ya yüklediğimiz anlama bağlı. Evet meydan okuyucu olacak; eğer, kaybedeceklerimiz için, her kayıba bakıp, onu bir serbest bırakma olarak algılayarak, yerinin başka bir şeyle dolduğunu izlemek yerine, kaybettiklerimiz için korku duyarsak…
Değişim-dönüşüm ile ilgili niyetimizi belirttiğimizde, olmayı arzu ettiğimiz şeyle aynı titreşimde olmayan durumlar bizden uzaklaşır. Bu duygusal olarak sancılı olabilir ama ruhsal düzeyde, istediğimizle aynı sıradadır. Bu şimdi artık kendimizi, beden, zihin, duygular ve ruh; yani her bir halimizin dahil olduğu bütünsel bir perspektifte görme zamanıdır, ve artık her adımı serbest bırakma ve yerine yerisini koyma sürecidir. Eskiyi salıverme, ve yeniyle bütünleşme, 2011’in en önemli konusudur.
Ustalaşmaya adım attığımızda bizim olan güzellikleri kabul edebilmek için alıcılar olmaya başlamalıyız. Bu yıl artık bizim için “azamet”imizi algılayacağımız, kendimizi harika, güçlü, kutsanmış, ilahi hissedeceğimiz; bunu yanında; güçsüz ve değersiz hissettiğimiz için geri çevirdiğimiz kutsamaları hak ettiğimizi göreceğimiz bir yıldır. Arzuladığımız ve dilediğimiz herşey bize aittir ve potansiyel alanımızın bir parçasıdır. Onlara ulaşmak ve yaşamımıza entegre etmenin tek yolu, onu hakettiğimizi bilmektir.
2011, şifacı potansiyelleriyle henüz tanışmamışlara lütuf gibi gelecek, diğerleri için uzun süredir beklenen hayallerin tezahürü ve kapalı kapıların açıldığı bir yıl olacak.
Bizler, yaşamlarınıza bakarak kimin şifa ödevini yerine getirdiğini anlayacağız. Onlar,Acı ve kendi seçtikleri meydan okuma yoluyla öğrenecekler. Bizim görevimiz, onların hizmetçisi olmadan, onlara yardımcı olmak, başka birinin acısı üzerinden olmadan, vermeyi öğrenmek. Diğerlerinin acıları üzerinden büyümeyi kısıtlamak yerine kutsamaların bize akışına nasıl izin verdiğimizi görerek şefkatli öğretmenler olabiliriz.
Bu yılla ilgili bazı temalar:
Kalplerin Açılması
2010’da başladığımız gibi, bu yıl daha da farkında olacağımız bir yıl, diğerleri yaşam boyu acı yüzünden kalpleri kırılmışken… Şefkat vorteksleri boyunca insanların kalplerini açabilmeleri için bir çok fırsat olacak, tanrılığı ve ustalığı kabullenirken, yeni ilişkiler güçlenecek. Her acı veren deneyim, kendimizi daha fazla sevgiye açabilmenin anahtarıdır. Kime verdiğimiz, neden verdiğimizden daha az önemli. Doğru bir şekilde yanıtlamamız gereken soru, diğerlerinden ne istediğimiz,kendi iç sevgi kaynaklarımızla bağlantıya geçmek yerine dışarıda sevgiyi nerede aradığımız... Aradığımız sevginin kendisi olmak küresel bir ders olacak ve yaşamımızın her bir alanını kaplayacak.
Enerji Portalları ve Vorteksler
Önümüzdeki iki yıl içinde, bir çok yeni enerji portalının açıldığını, ve bazı büyük portalların da kapandığını göreceğiz. Bu süreç 2001’de başlamıştı. Orta Doğu, Asya ve Afrika’daki üç kadim vorteks, bu yılın sonuyla birlikte kapanacak, bu da bu bölgelerde daha çok vahşet, kan, savaş, doğal ya da insan yapımı felaket ve huzursuzluk; vortekslerin kapalılıklarına direnç gösterip açık kalmalarını görmek isteyenlerde de kargaşa göreceğiz anlamına geliyor.
Her birimiz yeni portalların kanalları halindeyiz, eğer bu bölgelerde değişim-dönüşüme odaklanırsak, bu vorteksleri oluşturacak yeni enerjilerin gelmesine yardımcı olacağız, kapanmadan önceki enerjiler yıkıcı enerjiler olacaktır.
Dünyadaki Değişiklikler
Yaşamlarımıza travma ve karışıklık getirdiklerinden dünya üzerindeki değişiklikten korkuyoruz. 2011’de; fırtına, deprem, yanardağ patlaması gibi felaket diye adlandırdığımız durumlarla geçen yıl olduğu kadar karşılaşmayacağız ama ik tanesi belki de daha önce deneyimlediklerimizden daha vahşi ve yok edici olabilir.
Dünya da kendi yükseliş sürecinden geçiyor, 2011 yılı, “ev temizliği” ne sahne olacak ve biz; dünya ile; onun kaynaklarının temsilcileri ve partner’i olduğumuzu hatırlatıyor olacağız. Dünya, gezegende var olan diğer herşey gibi son derece duygusal ve sezgiseldir, ve bizim zaman zaman bunu anımsamamız gerekir. Dünyaya sevgi ve hayranlık yolladığımızda, onu kendi yükseliş yolunda güçlendirmiş oluruz.
Bu yıl dünyanın belli bölgelerinde, özellikle vortekslerin kapandığı yerlerde temizlik ve enerjetik değişiklikler olacak.
Devam eden Yükseliş
Yükseliş, 2012 yılı ve sonrasında vuku bulacak mistik bir olay değildir, tam şu anda gerçekleşmektedir. Her gün yükseliş yolculuğumuzda bir başka gündür ve her dakika, sevinç ve neşe içinde olmayı deneyimlemenin ve öğrenmenin, kendi ilahiliğimize yükselmenin kutsamaları ile doludur. Şimdiki ana odaklandığımız zaman, yükselişimizi nasıl deneyimlediğimizin farkında oluruz. Geçmişi geride bırakamazsak geleceği yaratamayız ve 2011’de geçmişi bırakabilmek için pek çok fırsat ve seçeneğe sahip olacağız. Tüm hayal kırıklıklarımızı ve kaçırdığımızı düşündüklerimizi serbest bırakıp güçlü bir şekilde şimdi’de olabilir miyiz? Bu öğrenmemiz gereken bir şeydir çünkü güç sahibi olduğumuz tek yer, şimdi’dedir.
Aşk ve İlişkiler
Bir çoklarımız romantik bir ilişkiye girmeyeli çok oldu, ve endişelenmek üzereyiz. 2011 küçük bir değişiklikle bu kapıyı açacaktır. Bir çok seçimler olacak ve ilişki için edilen niyetler önem kazanacaktır. Bir şifacı mı olacaksınız ? Ya da sizin şifalandırmanıza gereksinim duymayan biriyle mi birlikte olmayı seçiyorsunuz? Başkasına vermek konusunda çok hazır olduğunuz aşkı almaya da açık mısınız? Birilerinin yaşamınıza nasıl girdiğini görmemiş bile olabilirsiniz,istiyor olduğunuzu biliyor olmanız ve niyetiniz yüzünden hazırlıklı olun çünkü en beklemediğiniz yerde başınıza gelebilir. Bu yılın sonuna doğru, hatta Ağustos’un sonudan önce uzun süreli olma potansiyeli taşıyan bir çok yeni ilişki yaratılmış olacaktır.
Güç Dönemleri
Bu dönemler; bizim tanıdıklarımızdan son derece farklı olarak dünyaya yollanan enerji dalgaları dönemleridir. Bazen bizim kendi titreşimlerimizle ters düşerek bizi rahatsız hatta fiziksel olarak hasta edebilirler. Bizler bu gibi durumlara yükseliş semptomları adını veriyoruz ve “dünyada cenneti yaratma” misyonumuzun bir parçası olan yeni enerjiyi dünyaya getirmek için yükseliş yolculuğumuzun bir parçası olarak algılıyoruz. Bu güç dönemleri boyunca belli değişiklikler, güçlü fırtınalar, depremler, seller, olağandışı hava durumları ile karşılaşabiliriz. Kendi yaşamlarımızda da, ani bitişler, engeller ve hastalıklar deneyimlememiz olasıdır.
2011’ de yedi güç dönemi olacaktır:
15 – 20 Ocak : Bu süre zarfında, yeni bir anlayış ve idrak getiren, tsunami benzeri inen bir enerji deneyimleyeceğiz. Bazıları için bu, duygusal ve zihin düzeyinde gerçekleşen, 5. Boyuta hızlı bir sıçrayış olacak, diğerleri zamanlarını burada tamamlamayı ve boyut değiştirmeyi seçebilirler.
Mart : Bahar ekinoksu daha barışçıl bir enerji getirerek bizim kendi realitemizdeki yeni potansiyelleri deneyimlememize olanak verecek. Enerjiyi güçlü bir biçimde hareket ettirmeyi deneyimleyebileceğimiz anlık tezahürlerle karşılaşacağız. Bu zamanlarda, sözlerinize ve düşüncelerinize dikkat etmelisiniz.
Haziran – Ağustos Arası: Bu üç ayrı güç dönemi, aşamalı enerji akışı yüklemeleri olduklarından birlikte gruplandırıldı, yeni enerjiye giden sıçrama basamakları olan fiziksel, duygusal ve zihinsel kargaşa,ve birinden çıkıp diğerine adım attığımızda beliren yeni adımların gelişme süreci.. Bir çok insan iş kaybı deneyimi yaşayacak, bazı ilişkilerin sonu olacak, düşüncede güçlü değişiklikler ve coğrafi hareketlilikler yaşanacak.
Ekim: Bu tarih dünya ve insanları için bir seçim noktasıdır. “Buradan nereye gitmek istiyoruz?” sorusu yanıtlanmak üzere bize sorulacaktır. Değişim-dönüşüm için gerekli enerjiyi tutmaya istekli miyiz aynı zamanda ne olması gerektiğini düşünmekten alı koyacak mıyız kendimizi? Bu süre zarfında ikinci yaratıcılar olmak adına meydan okumaların ortasındayken, ne olursa olsun; dünyadaki cennet vizyonuna odaklanmış olarak kalmalıyız.
21 – 30 Kasım: Bu tarih 2011’in son güç dönemidir ve çok kolay gibi görünse de, gerçekte; deneyimleyeceğimiz enerjinin akışı ve aslında ne kadar kolay olduğuyla ilgilidir. Tüm yıl boyunca deneyimlediklerimizi gözden geçirecek, ilahi düzenin nasıl çalıştığını anlayacağız. Bu dönem, 2012 enerjilerini oluşturmak için bir anahtar dönemdir ve bir çokları için de karar verme zamanıdır. Bir çoklarının burada işinin bittiğine karar vermesiyle çok fazla ölüm haberi alacağız. Alışılmadık miktar da doğum da olacak, dramatik yaşam değişiklikleri, hükumet, siyaset ve ekonomik durumlarda ani değişiklikler söz konusu olacak.
2011’in Anahtar Teması
Kendiniz için en şahanesini beklemek bu yılın temasıdır. Artık umut içinde olma halinden bilme haline geçmek, istediğiniz şeyin tezahür edeceğinden ya da daha iyisinin geleceğinden emin olmak. Niyet ederken, “daha iyisinin de gelebileceği konusuna da dikkat etmelisiniz; yani gelecek olana ve onu almaya hazır olun.
Muazzamlığın ve Minnettarlığın Yılı
Başmelek Uriel, 2011 yılının, muazzamlığımızı anlamak ve minnettar olmak - diğerlerinden daha iyi olmak adına değil (hepimiz birbirimize bağlı olduğumuzdan, bu imkansız) ama kendimizi ve bu dünyada kim olduğumuzu bilmenin yılı olduğunu söylüyor. Bizler; evrende olan hiç bir şeyden daha az olmayan ilahi olanlarız. Güçlü insan anlayışımızın ötesinde ve dünyamızın hatta evrenin olduğu kadar kendi gerçeğimizin yaratıcıları olarak Tanrının ve Işığın çocuklarıyız. Bu muazzamlığı yaşamımıza nasıl geçireceğimiz de bütünüyle bize bağlı. Bize destek olmak için bekleyen ama biz istemedikçe yardım edemeyen; alabileceğimizden çok daha fazlasını verebilecek bir melekler ordusuyla kuşatılmışız. Güçlü olduğumuzu ve kendi gerçeğimizin içinde ve dışında her bir halinde kontrol sahibi olduğumuzu hatırladığımızda ustalaşırız ve mucize titreşimine adım atarız.
2011’iniz kutlu olsun. Kalbinizin arzuladığını kutsuyorum, bereketli, neşeli, mucize dolu bir yıl diliyorum.
Jennifer Hoffman ve Başmelek Uriel
http://www.urielheals.com/
Ceviri : Guneş Kurtulan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder