Bu öğlen Fotiny Gudela ile bir seansa katıldım. Tek kelime ile muhteşem bir deneyimdi... Onu paylaşmak istedim.
Fotiny Kozmik Enerji Terapisi yapan bir terapist. Kozmik enerji terapisi fizik, kimya, biyoloji,tıp, psikoloji ve evrenin kurallarına dayanılarak yapılan ve en etkili enerji çalışmalarından biri. Bu çalışmada kişinin özündeki tüm negatif enerjiler, bu negatif enerjilerin vücutta yaratmış olduğu etkiler de -fiziksel rahatsızlıkların yanısıra bu rahatsızlığa sebep olan duygusal ve zihinsel sebepler de- temizleniyor. İnsanı bir bütün olarak ele alıyor ve kişilerin hayatlarındaki negatif programlar kişinin şakralarından, organlarından, fiziksel, eterik, zihinsel ve astral vücudu olarak tüm vücut sisteminden 1-3 seans arasında temizleniyor. Hasara uğramış olan vücut organının Kozmik enerjinin sunduğu enerji frekanslarının vücut tarafından kabullenilmesini, hasara uğramış-hasta olan bölgeye nasıl bir enerji uygulanması gerektiğini de belirtiyor.
Seansta 4 kişiydik. Fotiny önce metal çubuklarla (bilmem bilir misiniz Acmos Terapisi'ndeki metal çubuklara benziyor ya da bazı insanların su bulmak için kullandıkları çubuk mantığında bir şey) çakraların dönüş hızını hatta dönüp dönmediğini tespit ediyor. Sonra da aura genişliğinize bakıyor, çapını gösteriyor.
Bundan sonra gözlerinizi kapatıyorsunuz, ayakta (çünkü pranadan enerji akışının dümdüz olması için ayakta olmak çok daha faydalı oluyormuş) durarak meditasyona başlıyorsunuz. Bu sırada Fotiny evrenden size ait bir enerji kanalı açıyor, çakralara ve çeşitli bölgelere, organlara enerji veriyor ve sizi şifalandırıyor.
Benim deneyimim tek kelime ile muhteşemdi. Giderken aslında niyetim kendimi sevmek, solar plexus çakramı şifalandırmaktı doğrusu ama meditasyonda bambaşka şeyler yaşadım.
Bir kere ayakta olduğum için rüzgarda sallanan sazlar gibi sallandım sürekli. Üst benim bana sürekli bir saz gibi ol, güven, akışa teslim ol, esnek ol, sallan, yıkılmayacağına güven diyordu. Bu çok çok etkileyici bir şeydi benim için. Ağaçları düşün diyordu, kökleri çok derine giden ağaçlar en şiddetli fırtınalarda bile yıkılmaz. En esnek olan, en çok bükülebilenler, eğilebilenler asla yıkılmazlar. Esnek ol, affedici ol, dimdik, sımsıkı, kaskatı olma, hacı yatmaz gibi ol diyordu. Bu benim gibi kontrol hastalığını şifalandırmaya çalışan biri için tam da doğru zamanda gelen bir yönlendirme oldu. doğrusu...
Bundan sonra aynı sonsuzluk işareti gibi sallanmaya başladım. Üst benim sonsuz bir varlık olduğumu, tüm insanların böyle olduğunu, bir insana tepeden baktığında omuzlar, kürek kemikleri, leğen kemikleri vs. düşündüğünde tam bir sonsuzluk işareti formunun ortaya çıktığını bunun boşa olmadığını söylüyordu.
Bir sonraki mesaj dalgalar oldu. Evrenin ayın dalga gibi gelip gittiğini, nefesin alıp verildiğini, gece olduğunu, gündüz olduğunu, bu dengenin hep böyle olduğunu ve bunların hepsini aynı değerde kabul etmenin güzelliğini anlatmaya çalıştı bana.
Sonrasında ise zamanın küreselliği geldi. Bu sırada bir daire çiziyordum ben de vücudumla. Evrende her formun küresel olduğu, zamanın da küreselliği, geçmiş ve geleceğin aslında aynı şeyin gelip giden parçaları olduğu ve aslında bir illüzyon bir hipnoz içinde olduğumuz anlatılmaya çalışıldı bana. Ben uyuyordum, biri ve bir melek beni hipnozdan uyandırmaya çalışıyorlardı. "Uyan rüya görüyorsun" diyorlardı ve ben çok korkuyordum, inanmıyordum onlara. Bu dünyanın gerçekliği o kadar gerçekti ki. Oysa onlar beni ikna etmeye çalışıyordu. "Uyaaannn!!!" diye bağrıyorlardı, "uyan artık, rüyadan uyan". Ben sürekli esniyordum. Melek diğerine "bırak" diyordu, "bırak hazır olunca uyanacak". Diğeri ise ısrar ediyordu "bırak bu katılığı" diye bağırıyordu adeta "bırak, uç, bırak"...
Sonra bir sembol çizdim vücudumla, enteresan ve ne anlama geldiğini bilmediğim bir form.
Bütün bunlar olurken Fotiny gelip farklı çakralarıma enerji veriyordu. Sanki o kadar saat ayakta durmadım, çabucak geçiverdi. Birazdan kendisinin "aç gözlerini" dediğini duydum.
Sonra Fotiny her birimize tek tek yeniden kontrol yaptı, tüm çakralarımızın mükemmel çalıştığını gördük. Bazısı yavaş, bazısı daha hızlı ama hepsi de dönüyordu. Auralarımız ise en az 2 m civarına genişlemişti. Ama Fotiny bunun kurumaya yüz tutmuş bir çiçeği sulamaya benzediğini, suladıkça toprak nasıl suyu emer ve hiç sulanmamış gibi olur, ancak günlerce düzenli suladıktan, çiçeğe ilgi gösterdikten sonra normal haline dönerse bize de aynı şeyin olacağını ve tam şifanın 7 ile 12 seans arasında gerçekleştiğini söyledi.
Bu arada yeni yılda inisiyasyon yapmak için de gelecekmiş. İlgilenen olursa bilginize...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder