14 Ekim 2012 Pazar

İçsel Gerçekliğinizi Geliştirmek


Natalie Glasson Kanallığı 29.09.2012
Maria Magdalena

Şimdi, sevgi ve gerçek ile sizlerin önüne çıkıyorum, Ben, Mary Magdalene’nin özü ve ışığıyım. Sizlerin yolunu ileriye doğru ışıklandırmak, duygularınız, zihniniz ve fiziksel bedeniniz ile ilgili uzmanlaşmanıza yardımcı olmak için buradayım. Duygularınız, zihniniz ve fiziksel bedeniniz, içinizdeki ilahiliği uyandıracak ilahi öğretmenlerdir.  Bazen duygu, zihin ve fiziksel bedeniniz, sizi içinizdeki gerçeklikten uzağa sürükleyebilir, ama tutunduğunuz illüzyonlar ile ilgili farkındalık kazanmanızı sağlayarak ve dikkatinizi çekmek için reaksiyonlar yaratarak, varlığınızın içerisindeki gerçeklik servetini açığa çıkarırlar ki berraklık içinde görünebilsinler. Ben kendimi berrak kristal bir ışık küre olarak görüyorum,  zorlukları, kusurları farkedebiliyorum, yükselmekte olan büyük uyanışı da; ama aynı zamanda kendimi herkese eksiksiz tam bir gerçek olarak sunuyorum, enerji ve niyetimin saflığı görülebilsin diye.

Benim inancım, kendinizi ışığın kristal küresi olarak görmeye başlamanızın sizin için kıymetli olacağıdır. Bu küre sizin için, zaten ilahi, saf olduğunuzu, ve niyetleriniz gibi, enerjinizin de kristal berraklığında olduğunu sembolize edecektir.  Ondan sonra eğer yolunuzda sendelediğinizi hissederseniz, varlığınızdaki üstün berraklık ve gerçeklik sayesinde; bunun sadece farkedilmesi ya da temizlenmesi gereken küçük bir leke olduğunu göreceksiniz.  Artık üstesinden gelmeniz gereken bir çok sorun ve içsel meseleniz olduğu bilgisi sizin için ne gereklidir ne de uygundur. Yükselişin bu safhasında varlığınızın gerçeğini  ayrımsamak, berraklığını kabul etmek, varlığınızın temelidir.

Kendinizi saf berrak kristal enerji olarak kabul ettiğinizde, egonuzu değil, varlığınızın özünde bulunan esas gerçekliği enerjilendirmiş olursunuz. Varlığınızın özünde, öyle saf, öyle ilahi ve kutsal bir gerçeklik var ki, bazen onu varlığınızın bir vechesi olarak tanımakta zorluk çekersiniz. Bu gerçeklik, kristal ışık küresi ile benzerlik gösterir, bu kristal küre içinde istediğiniz şeyi tezahür ettirebilir, Yaratıcı’nın tüm evrenini izleyebilirsiniz, çünkü Yaratıcı’nın tüm varoluşu bu kristal ışık küresindedir.

Sizden, bir dakika huzur içinde oturmanızı rica ediyorum, zihninizin çevrenizdeki yaratılmış gerçekliği gözlemlesini ve bu gerçekliğin size gerçek gibi görünüp görünmediğini farketmenizi istiyorum. Sonra kalp çakranızdaki enerjiyi gözlemlemenizi rica ediyorum, varlığınızın özünü ve her zaman orada olan Yaratıcıyı… Kendinize, kendi özünüz ve gerçeğinizin; sizin gerçek realiteniz olup olmadığını iyice düşünmeye izin verin.


Büyük olasılıkla, varlığınızın içindeki enerjilerin kendi gerçeğiniz, en yüksek gerçekliğiniz olduğunu bileceksiniz, ama zihniniz, dışsal realitenin daha gerçek hissedildiğini ve göründüğünü, daha katı ve tanınabilir olduğunu onaylayacaktır. Zihniniz yıllardır, dışsal enerjilerinizle uzandığınız ve gün içinde deneyimlediklerinizin, sizin doğru ve gerçek realiteniz olduğu ile ilgili eğitilmiştir. Ama eğer biz zihni, varlığınızdan doğan ve yayılan enerjilerin sizin doğru gerçekliğiniz olduğu konusunda tekrar eğitebilirsek, algınız değişir. Algınız o denli değişir ki, bir süre sonra dışsal realiteyi tanımaz, sadece kendi varlığınızın özündeki realiteye güvenirsiniz. Yükselişin bu vaktinde, Dünya‘daki bir çok insanın başına gelen budur, bir çokları zihinlerini; kendi esas gerçekliklerinin, deneyimlemek için Dünya’ya geldikleri gerçekliğin, her zaman kendi öz varlıkları içinde olduğunu, berrak kristal duruluk ve inanç ile kabul etmesi için tekrar eğitiyor. Bir çoğunuz, Dünya’nın dışsal gerçekliğinin varlığına inanırsınız, deneyimlemek üzere yazgılandırıldığınızı; ya ben size, tam şu anda bile deneyimlediğiniz realitenin sadece sizin zihinlerinizin bir yan ürünü olduğunu söylesem, nasıl hissederdiniz? Deneyimlemek üzere bu Dünyaya geldiğiniz asıl gerçeklik, kalp çakrasından doğar ve tahmin edemeyeceğiniz kadar çoşkulu, sevecen, sihirli ve büyleyicidir. Onun; sadece bir enerji ya da duyum değil, esas gerçeklik olduğunu anlamak önemlidir.

Şimdi sizden, içinizde olan her şeyin, ışığınızın, sevginizin ve  bilgeliğinizin asıl gerçekliğiniz; sizin dışınızda olan herşeyin de bir illüzyon olduğunu hayal etmenizi istiyorum. Nasıl hissederdiniz? Umuyorum ki, keşfetmek ve deneyimlemek için, içsel gerçekliğinizin derinliklerine doğru akardınız. Bir varlık ve enerji olarak daha bütün hissederdiniz, dışarıdan gelen dikkat dağıtıcı bir şey olmaksızın, sadece varlığınızın özündeki gerçeği keşfetmeniz için size klavuzluk yapan içsel akış yolu… Dışsal realitenizi göz ardı etmenizi arzu etmem, onu onurlandırmak, saygı göstermek ve zevk almak uygundur; çünkü sizin yansıtımınızdır ama varlığınızın özündeki yüce ışık kaynağını keşfetmeye odaklanmaya gereksinim vardır. Hatırlarsanız, varlığınızda yer alan kristal ışık küresinden söz etmiştim, bu, keşfetmenizi bekleyen sonsuz bir evreni sembolize eder, ama daha önemlisi, Yaratıcı’nın gerçekliğini, muazzam bir basitlik ve netlikle görmek, sizin için çok kolaydır. Lütfen, artık varlığınızın özündeki asıl gerçeklikten şüphe etmeyin, ona direnmeyin. Kabul yoluyla, içinizdekini tanıyıp yansıtarak, algılarınızda  güçlü bir değişim ve dönüşüm deneyimleyeceksiniz.

Yükselişin bu anında, açık olmak esastır; berrak kristal duruluğu  taşıması gereken niyetlerinize önem gösterilmelidir. Berrak niyetlere erişebilmek için, niyetlerin öz’ünüzden doğmaları ve de esas gerçekliğinizin öz’ünüzde olduğunu kabullenmeye ihtiyaç olması gerekir. Bu anlayış ile, niyetleriniz son derece güçlü hale gelir, tezahürler gerçekleşir, berrak kristal enerji, içinizdeki gerçekliğin muazzam uyanışını, şimdi’de bilinmeyen gibi görünen inancı ifade eder. Niyetlerinizi varlığınız ve realitenizin tüm vechelerinde büyük bir açıklık içinde tezahür ettirmeniz önemlidir. Bu bir bilişden, olumlamadan, ya da varlığınızın, ruhunuzun  berraklığından yarattığınız inançtan, özünüzdeki Yaratıcı’dan deneyimlenebilir. Öz’ünüzden berraklık enerjisini alıp yaydığınızda, inancınızın yükseldiğini, kendi gerçekliğinize daha çok yaklaştığınızı göreceksiniz. Keşfedilmeyi bekleyen, gerçek bir kimlik, eylemler ve koca bir Dünya var, giriş kapısı da kalp çakranız; eğer kendinize, girmeye ve sabır ve huzurla yıkanmaya izin verirseniz…
 Dünya’daki yükseliş sürecinin bu sahnesinde, insanlıktan, bakış açılarını değiştirmeleri isteniyor, artık sadece dış realiteye bakış yeterli değil, aslında sanki içsel gözleriniz içinize dönmüş durumda, biraz zaman alacak, tefekkür için de huzur gerek… İçsel gözleriniz, varlığınızın öz’ündeki tüm Yaratıcı bolluğunu özümsediğinde, bunları her yöne yansıtmaya başlayacağından, özünüzdeki tüm Yaratıcı enerjileri kendine çekecektir. Yükseliş, varlığınızdaki gerçekliğin daha büyük bir anlayışı ve aydınlığıdır; uzun süre sahte gerçekliği gözlemledikten sonra kendi asıl gerçekliğini görmeye benzer. Bir çoklarınız hali hazırda duygularınız ve sezgilerinizin ifadesi yoluyla asıl gerçekliğinizi deneyimlemeye başladınız, bu durum, günlük yaşamınızın yanı sıra ayrı, özel bir varoluşu yaratabilir. Dünyadaki enerjiler değişiyor ve her varlık Yaratıcı’nın evrenini kendi öz’ünden, çevrelerindeki boşlukta tasarlamaya başlıyor. Gerçekte, sizin dış realiteniz basitçe tuvale benzeyen bir boşluktur, Yaratıcı’nın güzelliği, dışarınızdaki alanda da ifade edilmeye başlanıyor bu da varlığınızın her seviyesinde bir çok geçişe neden oluyor. Benim en içten temennim, rehberleriniz, Ruhunuz, içsel planlar, ışık varlıklar, ve ışığın evreni olarak ne algılanabilirse onlardan oluşmuş olan içsel gerçekliğinize daha fazla inanç sahibi olmanızdır. Algınızdaki değişikliklerle, alışmış olduğunuz realiteden ayrılmaya başlarsınız dolayısıyla, realitenizde yapacağınız ince değişiklikler gerçeklerin açığa çıkmasına sebep olur. Hatta insanlık bir boyuttan diğerine yükseldiğinde, öz’lerindeki gerçeği ve asıl gerçekliği tanıyabilirler ve daha fazla deneyim için sağlam tezahürlerle yaratırlar. Bu anlayışın ışığında, gerçekten sınırsız varlıklar olduğunuzu anlayın, asıl gerçekliğinizden uygun olan herşeyi, deneyimlerinizi tamamlamak için dış realitenize getirebilirsiniz.

Dileğim, önümüzdeki günlerde, inançlarınızı; kendinize, tezahürlerinize ve iç gerçekliğinize; dışsal realitelerinize oranla ne kadar güvendiğinizi gözlemlemenizdir. Kanımca bu gözlem, sizi daha büyük bir gerçekliğe, algıya ve farkındalığa taşıyacaktır.

İçinizde, keşfedilmeyi bekleyen büyük bir gerçeklik yatmakta.

Mary Magdalene
Çeviri:Güneş Kurtulan

1 yorum:

  1. "Zihniniz yıllardır, dışsal enerjilerinizle uzandığınız ve gün içinde deneyimlediklerinizin, sizin doğru ve gerçek realiteniz olduğu ile ilgili eğitilmiştir. Ama eğer biz zihni, varlığınızdan doğan ve yayılan enerjilerin sizin doğru gerçekliğiniz olduğu konusunda tekrar eğitebilirsek, algınız değişir. Algınız o denli değişir ki, bir süre sonra dışsal realiteyi tanımaz, sadece kendi varlığınızın özündeki realiteye güvenirsiniz."
    Sprituel bilgiler gözönüne alındığında son derece anahtar bir ifade bu... Ama aynı zamanda bizi şizofren yapabilecek bir yolu da işaret ediyor olabilir gibi geliyor bana... Bu bilgilerdeki "şöyle yaparak tezahür ettirebilirsin" tarzındaki önerilerin pratikte bir geçerliliği olduğuna kanıt olan sürekli bir özgürce yaratma haline henüz tanık olamadım... Çünkü dış dünyadaki günlük realitenin bu sprituel bilgilerle ne derece örtüştüğü çok kuşkulu olduğu gibi, aynı zamanda bu tarz bilgileri veren kanallar da birbirlerini pek çok kez ve pek çok konuda yalanlayıp birbirlerine ters düşüyorlar...

    YanıtlaSil