Tanrı dedi ki:
Talihin Kaptanları, bugün yelken açıyorsunuz. Her gün bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Kumandada siz varsınız. Arayışında olduğunuz kıyılar için yola çıkın. Varış noktanız için yıldızları takip edin. Varış noktanız için kalbinizi takip edin. Beni takip edin, zira Varış Noktanız Ben değil miyim zaten?
Benimle olmaktan daha çok istediğiniz bir yer var mı? Benden daha eğlenceli, daha renkli bulduğunuz başka bir şey var mı? Size sunduğum hazineleri vadeden başka bir şey mi var? Hazineler, tüm değerli şeyler avucunuzun içindedir. Elinizi uzatın, size muazzam hazineler vereceğim Ben. Size Kendimi vereceğim. Size Kendinizi vereceğim.
Aslında bunları zaten yaptım, zaten yapıyorum ama sizin jetonunuz biraz geç düşüyor, kavramakta geç kalıyorsunuz. Aklınız başka yerlerde. Lakin fırsatı kaçırmadınız. Onu hatırlama kısmını kaçırdınız.
Gündelik hayatta da böyle şeyler yapmıyor musunuz? Kavanozun kapağını kapatıp da kapağı ne yaptığınızı unuttuğunuz hiç olmadı mı? Kavanozu kapadığınızı hatırlamadığınız? Halbuki kapak oradaydı. Bu herkese olmuştur değil mi?
Bizim Birliğimizde de durum böyledir. Tam burada, yüreğinizde merkezlenmiş durumdayım ama siz etrafa bakıp "Tanrı nerede?" diye soruyorsunuz.
"Tanrı'yı nerede bıraktım?" diye sormuyorsunuz. "Ayyy bir dakika önce buradaydı," demiyorsunuz. Konu Ben olduğumda hafızanız bir şişenin kapağını nereye koyduğunuzu unuttuğunuz anlardan bile daha dağınık olabiliyor.
"Tanrı'yı bir dakika önce burada bırakmıştım şimdi nerede ki?" demiyorsunuz.
"Tanrı nerede?" diyorsunuz sadece.
"Neredeydi ki?" demiyorsunuz.
"Onu hiç görmedim. Benden saklanıyor," diyorsunuz sadece.
Asla sizden saklanmam Ben ama gözleriniz Beni göremez. Sadece kalbiniz bilebilir Beni. Gizli saklı da değilim Ben. Kalbinizden içeri çok uzun zaman önce girmiştim ve oradan asla ayrılmadım. Kalbinizin içindeyim. Onun derinliklerine yerleşik durumdayım. Oradan ayrılmamın imkanı, ihtimali yok. Ayrılmaz bir şekilde kalbinizdeyim sizin.
Benim sessiz bir partner olduğumu söyleyebilirsiniz ama sessiz değilim Ben. Sessizlikten gelirim ama yüreğinizle konuşurum. Konuşurum, kelimelerle değil ama sevgiyle, sevgi dahilinde. Size sarılırım. Dirseğimle dürterim sizi. Kucaklaşırız. İşitmek için kulaklarınız vardır ve yüreğinizdedir onlar.
Dikkatinizi vererek yaklaşın. Benim için hazırlanmak üzere yapmanız gereken hiçbir şey yok, çünkü Ben çoktan vardım oraya. Bunun farkında olmayan sizsiniz. Ben mevcudum, buradayım, sizse Benim varlığımı kaçırıyorsunuz. Bu durumda hazırlanın Benim için. Kırmızı bir halı serin. Farkındalığınız dahilinde bekleyin. Bekleyin Bana dair işaretleri; ki yakında göreceksiniz. Varışım sizin farkındalığınız dahilinde gerçekleşir. Farkındalığınız Bana gelir, Bana ulaşır. Ben değil. Ben zaten buradayım. Dolayısıyla Beni bulan sizin farkındalığınız olur.
Bir an için gözleriniz kamaşır, sersemlersiniz sonrasında ise "Merhaba. Merhaba Tanrım. Bunca zamandır burada mıydın?" dersiniz.
"Evet," derim.
Siz de "Ah Tanrım nasıl da budalaymışım," dersiniz.
Ve sonrasında birlikte içten bir kahkaha atarız; size değil, mutluluktan güleriz biz. Sevinçle, mutlulukla yükümlü oluruz.
Arkadaşım, Benim Salt Benliğim, olmaktan başka ne yapalım ki Biz şimdi? Arkadaşım, Dostum, Benliğim; ahenk içinde Bir olmaktan başka ne yapalım Biz şimdi? Topraktan kazıdığınız, söke söke zorla çıkardığınız sorular yoktur artık. Artık sorulardan muafsınız, sorularınız yok artık sizin. Sorunuza, ricanıza yanıt aldınız. Onu siz cevaplandırdınız. Birliğin çağrısını cevapladınız ve Birlik size dönüştü.
Kapıyı sizin için hep açık tuttum Ben. Bu kez içeri girdiniz. Kapı açık kalıyor. Kalplerimiz açık kalıyor. Bunları kapatmak yoktur hiç. Evlatlarım geri geliyor Benim.
Çeviren: Engin Zeyno Vural
Copyright © 1999-2007 Heavenletters™
Tanrıya ve kendi yüreklerine daha yakın olmaları için İnsanoğluna yardım eden
Gloria Wendroff, Overseer (Sorumlu yönetici)
The Godwriting™ International Society of Heaven Ministries
703 E. Burlington Avenue, Fairfield, IA 52556
Email angels@heavenletters.org
Ziyaret edin www.heavenletters.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder