31 Aralık 2010 Cuma

2011 için güzel dilekler...

2011 muhteşem güzelliklerle, mucizelerle dolu, harika bir yıl olsun. Herkesin gönlünden geçen gerçek olsun. Herşey "sevgi" olsun. Yeni yılınız kutlu olsun.

30 Aralık 2010 Perşembe

Aydınlanmak ve Bütünleşmek

Aydınlanmak, sadece psişik ve medyumik yeteneklere sahip olmak, geçmişi ve geleceği görebilmek değildir. Her varlığın potansiyel olarak sahip olduğu bu yetiler gerçeğinize uyanma sürecinizde size ayak bağı da olabileceği gibi, bu yetilere sahip "uyanmamış" kişiler tarafından "aydınlanma" pazarının kemikleşmiş tüketicileri haline de gelebilirsiniz.

Biliniz ki, böyle bir durumda dahi her deneyim uygundur. Her deneyim, sizi onların içerdiği anlam yanılsamalarının ötesine taşımak ve kendinize yaklaştırmak adına oradadır.

Tüm bu yetiler sizin kendinize uyanış sürecinizde ortaya çıkabilecek sonuçlardır. Eğer bu yetiler sizin için bir hedef veya amaç haline gelmişse, sizi bir süre uğraştıracak ve egonuzun bu veçhesiyle yüzleşmek durumunda kalacaksınız demektir. Aydınlanmış bir varlık egonun tetiklediği dalgalanmalardan muaf değildir.

Aydınlanmışlığınız, an be an önünüze gelen şeye nasıl karşılık verdiğiniz, seçimlerinizi hangi bilinç konumundan yaptığınızla orantılıdır. Aydınlanmak ve bütünleşmek içiçe geçmiş bir süreçtir.

Aydın olan tarafınız farkındalığınızın ışığı ile görürken, şefkat ve kabul ile sarmalanmış dişil tarafınız kucaklar, içine alır.


27 Aralık 2010 Pazartesi

Tasarlamak, Yaratmak ve Tezahür Ettirmek...

Bilinçli yaratım süreci genellikle esinle gelen bir fikirle başlar. Bir gün duşta olabilirsiniz ve aniden yeni bir şarkı yazma, daha iyi bir fare kapanı kurma, yeni bir yazılım geliştirme ya da özel bir restoran açma fikri geliverir. Bu, insanlığa yardım edecek ya da hayatınızdaki küçük bir problemi çözecek bir fikir olabilir. Bu, size zenginlik ya da ün getirecek potansiyele sahip olan veya tutkunuzu körükleyen bir şey olabilir.

Bu esin tanımlayıcı bir andır. O, sizin kendi ‘rüya’ âleminizden gelmiştir. Diğer bir deyişle diğer âlemlerde, çoğu fikrin doğduğu kendi yaratıcı alanınızda bu ilhamı tasarlamakta ve keşfetmekteydiniz. Şimdi insan gerçeğinizdeki bilincinizi bu fikri ‘hatırlamak’ üzere açmış oldunuz. Bu anlar genellikle sevinç, akış, coşku, iyimserlik ve büyük resmi görme yeteneği ile doludur. İlham öylesine dinamiktir ki onu nerdeyse tadıp hissedebilirsiniz.

24 Aralık 2010 Cuma

Sevginin Tek Altını / The One Gold of Love

(Scroll down for English)

Tanrı dedi ki:

Sizi seviyorum. Yapacak başka bir şey yoktur Benim için. Yaratılmış olduğunuz sevgiyle seviyorum. Sevgimin kiliyle şekillendirdim sizi Ben. Ellerim yarattı. Havadan yaratmadım sizi. Kalbimin yansımasıyla şekillendirdim. Kalbim sonsuzdur Benim, tıpkı sizinki gibi. Benim altın kalbimden yaratılmış olan sizler kalbimin altınından başka ne olabilirsiniz ki?

Kil yada altın bir fark yaratmaz. Kalbimin kili altındandır Benim. Size Kendimi verdim. Kendimi çoğalttım ve bir tohum gibi her yere ektim onu. Dolayısıyla siz Bensiniz.

Her daim En İçten Varoluş Haliniz olduğum halde sizden çok uzakta olduğumu düşünebilirsiniz. Eğer Sizin En İçten, En Candan Varlığınızsam şimdi önümde oturan kişi Benim. Ben Enginliğim, dolayısıyla siz de öylesiniz. Kalbiniz ne denli sıkışık olursa olsun sıkıştırmakta olduğunuz kalbinizin içindeki Kendi kalbimdir Benim. Kalbinizi gevşetin ve Benim Yaradan olduğumu bilin. Uzakta değilim. Size en yakın olanım. Altından bir kalp sevginin kalbidir. Kimliğinizi yeniden bildiriyorum size. Sevginin kalbinden başka bir şey değilsiniz. Işığı bir an için bile olsa sönmeyecek lakin her daim yanacak olan sevginin kalbinden ve ruhundan başka bir şey değilsiniz.

22 Aralık 2010 Çarşamba

Mükemmellik Paradigması

Başmelek Metatron ~ James Tyberonn kanalıyla

Selamlar Sevgililer, ben Işığın Lordu Metatron’um, her birinizi Koşulsuz Sevgi ile sarmalıyorum.

Üstatlar, mükemmelliğinizin bir kalıbı vardır ve onu her gün yeniden ayarlarsınız. Bunun Dünya’da ortaya çıkarken, Kozmik Evrimin Kutsal Kalıbı ile her zaman kutsal rezonansta olması için insan formundaki silinmez doğanız olduğunu söylüyoruz. Kutsal Kalıp özünde, o sürekli genişlerken ve açığa çıkarken mukadder kılınan ve organize edilen mavikopyadır. Ve dünyasal ifadenizin kalıba uymadığı zamanlar varken, kutsal kalıp aslında yüksek benliğinizdedir ve her zaman elde edilebilirdir, hayal ettiğinizden çok daha fazla.

Hatalar olarak düşünebileceğiniz şeylere rağmen, her birinizin neden, etki ve telafi eyleminin bilgeliği vasıtasıyla zamanla Üstatlığa ulaşacağınızdan emin olun.

Dolayısıyla her bireysel insan yaşamı, görkemli çokboyutlu goblene dokunurken, zaman - salınımlı sanatsal bir ifadedir. Bir seferde tek bir lineer konuklukta, her birinizin ustalıkla işlediğiniz eşsiz bir başyapıttır, mükemmelliğin kusursuz cisimlenmesini şekillendirir. Zamanla her biriniz sonsuzluk çemberini, nedensel planın ötesindeki mezuniyeti tamamlarsınız, Kutsal Mükemmelliğe geldiğiniz yere geri dönersiniz.

Ve Mükemmel İnsan kalıbından söz ediyoruz…

18 Aralık 2010 Cumartesi

Mutluluğa 7 Mucizevi Adım

1- Rahatsız edilmeyeceğiniz sakin bir köşe bulun. Uzanın ya da başınızı arkaya rahatça dayayabileceğiniz arkalıklı bir sandalyeye yerleşin.

2- Diyaframınızı genişleterek burun deliklerinizden derin bir nefes alın. Nefes alışınız tamamlandığı zaman, mide kaslarınızı gevşetin ve bu nefesin tüm vücudunuzda dolaştıktan sonra, baş bölgenizde karar kılışını izleyin. Bu süreci 3 kez tekrarlayın. Her tekrar ile zihninizde ve tüm vücudunuzda yayılmakta olan gevşemenin farkına varın.

3- Zihnen şu ifadeleri kendi kendinize tekrarlayın: "Yüksek benliğimin hikmetiyle, güçlendirilmiş zihnimin de gücüyle günlük yaşamımda etrafımı saran parlaklığı, ihtişamı farkediyorum. Her gün birkaç kez mutlu anılar şuuruma çıkacak. Bu sayede geçmişte yaşamımı doldurmuş olan mutluluğu yeniden tanıyacağım. Bu mutluluk şimdiki yaşamımı da dolduruyor. Bu gelecekte de devam edecek."

4- Bırakın şuurunuz havanın giriş ve çıkışının farkına varsın. Bunu nefesinizi kontrol etmeden yapın. Bu arada tüm vücudunuzda ve zihninizde yayılmakta olan gevşemenin daha çok farkına varın.

5- Zihnen şu ifadeleri tekrarlayın: "Şu insan halimle yaratık aleminin en değerli ferdiyim. Yüksek benliğimin hikmeti ve güçlendirilmiş zihnimin katkısıyla içimdeki güzellik ile hayatı göreceğim ve tadını çıkaracağım. İster bir gelincik tarlasında, ister bir tabloda, nerede olursa olsun güzelliği sadece güzeli gören gözlerle göreceğim. Dünyanın sessizliğini bozan seslerdeki güzelliği kulaklarımla işiteceğim. Konuşulan şeylerdeki güzelliği de bu şekilde işiteceğim. İster çok pahalı bir kadife, ister sıradan bir kumaş olsun, dokunduğum her şeyde güzelliği hissedeceğim."

"Hayatım, benim kalbimden, etrafımdaki güzelliğe hayranlık içinde söylediğim büyük bir şarkı olacak. Bir ormana, okyanusa ya da küme küme beyaz bulutlarla dolu bir gökyüzüne sahip olmayabilirim ama, onlara kendiminmiş gibi hayranlık duyabilirim."

6- Sevdiğiniz kimselerin simalarını gözünüz önüne getirin ve şu ifadeleri zihnen tekrarlayın: "Beni sevenlere ve sevdiklerime müteşekkirim. Hayatımın hangi döneminde olursa olsun benim refahımı düşünen herkese şükran borçluyum. Bu tür hislerim ve mutluluğum beni tanıyanlara kadar uzandıktan sonra yansıyarak yüzlerce defa katlanmış bir şekilde yine bana gelecek."

7- Zihnen şu ifadeleri içinizden tekrarlayın: "Her gün kendimi daha anlayışlı bulacağım. Bu taktirim mutluluğumu arttıracak, kalbimin değerlerini her gün biraz daha fazla bir şekilde tanıyacağım ve bir daha başkalarının ölçüleriyle kendimi ölçüp tartmayacağım. Ivır zıvır şeylerle zamanımı ziyan etmeyeceğim. Küçük şeylerde büyük mutluluklar bulacağım. Şu andan itibaren kendi güzelliğimin ve etrafımın güzelliğinin farkında oluyorum. Yaradılışın mutluluğuyla dolup taşıyorum. Artık bir daha mutsuzluk ve tasada bir an bile geçirmeyeceğim."

Gözlerinizi açın ve günlük işlerinize devam edin.

Bu 7 madde mutsuzluk rahatsızlığınızın iyileştirilmesi garanti edilmiştir. Metafizik şifanın mucizesi için hiç bir şuur söz konusu olmadığından, bu mucizevi tekniğin de size mutluluk getirmeyeceği düşünülemez.

Bu çalışmayı mümkün olduğunca sık yapın.

Kaynak: Metafizik Şifa - Evelyn M. Monahan -Devamını Gör

Kaderi değiştirmek...

“...Kaderiniz ve onu değiştirme meselesi sizin Farkındalığınıza, Seçiminize ve Titreşiminize bağlıdır.Bir Seçiminiz olduğunu İdrak edecek yeterli Farkındalığa sahip olmanız gerekir.....Hayatta bir Piyon ya da “Kurban” olmadığınızı, seçeneklere sahip olduğunuzu İdrak edecek kadar Farkındalığınızı yükselttiğinizde, Gelecek, Özgür ve Değişime açık hale gelir.Bu İdrak değişikliği sizin –sözde- Kaderinizi değiştirmenizin Anahtarını oluşturur.Hayatınızda gelişen dışsal Kalıpların, Bilincinizde olduğunu kabul ettiğinizde, “Özgürlük” yakındır.

Bu Kalıplar siz(in), Ana-Babanız, Aileniz, Öğretmenleriniz, akranlarınız ve Toplumunuzdaki diğer kişiler(iniz) tarafından ekilen İnançların meyve vermesi, gerçekleşmesidir.Bu İnançların bazıları yerlerine kilitlenmiş görünsede, onlar değiştirilebilirler ve içinizde tuttuğunuz bu İnançları ancak siz değiştirebilirsiniz.İnsanlarda zor durumlara bakıp, bu durumlar istedikleri gibi gelişmediği için üzülme eğilimi vardır.Bizim Perpektifimizden bu kayıp bir “Fırsat” tır, çünki eğer bir şey istediğiniz gibi gitmiyorsa ve bu duruma siz Güçlü bir Tepki duyuyorsanız, o zaman bu hoşnutsuzluğun Gücü yapıcı bir şekilde kullanılabilir.

Yapılması gereken şey, meydana gelen olayların tümüyle ve “Bilinçle Farkında” olarak ve onlara karşı duyduğunuz “Duygusal Tepkiye” dikkat ederek, bu meselede bir “Seçim” e sahip olduğunuzu hatırlamaktır.Dışardaki durumu değiştirmeniz mümkün olmayabilir, ama ona duyduğunuz “İçsel Tepki” yi değiştirebilirsiniz.İçsel Tepkinizi değiştirerek, üzerinde “Kaderinizin” gelişip değişeceği (o) “Ekseni” Yaratırsınız...”

Hathor Bilgileri
Yükselmiş Bir Uygarlıktan Mesajlar
Bölüm 11 “Kaderi Değiştirme”

16 Aralık 2010 Perşembe

Kalple Yaşamak...

Cesaret anlamına gelen courage kelimesi çok ilginçtir.

Kalp anlamına gelen Latince cor kökünden gelir.
Courage sözcüğü kalp anlamındaki cor kökünden gelir, yani cesur olmak, kalple yaşamak demektir.
Ve korkaklar, sadece korkaklar, kafalarıyla yaşar.
Korktukları için etraflarında mantıktan oluşan bir güvenlik duvarı yaratırlar.
Korkularıyla her kapı ve pencereyi kapatırlar.
Kavramları, kelimeleri, teorileri ve din bilimleriyle, bütün boşlukları kapatır ve bu kapalı kapılar arkasında gizlenirler.

Kalbin yolu, cesaretin yoludur.
Güvencesizlik içinde yaşamaktır sevgi ve güven içinde yaşamaktır bilinmeyenin içinde hareket etmektir.
Geçmişi bırakıp, geleceğin yaşanmasına izin vermektir.
Cesaret, tehlikeli yollarda hareket etmektir.
Hayat tehlikelidir ve sadece korkaklar tehlikeden kaçınır.
Ama onlar zaten ölüdür.
Yaşayan bir insan, gerçekten yaşayan bir insan, her zaman bilinmeyene doğru gider.
Tehlike vardır, ama o bu riski alır.
Kalp her zaman risk almaya hazırdır, kalp kumarbazdır.
Kafa ise bir işadamıdır.
Kafa her zaman hesaplar; çok kurnazdır. Kalp hesapçı değildir.

Cesaret anlamına gelen ingilizce courage çok güzel ve ilginç bir sözcüktür.
Kalp üzerinden yaşamak, anlamı keşfetmektir.
Bir şair kalbiyle yaşar ve zamanla kalbi üzerinden bilinmeyenin seslerini dinlemeye başlar.
Kafa dinleyemez; o bilinmeyenden çok uzaktadır. Kafa bilinenlerle doludur.

Zihnin nedir? O, bildiğin her şeydir.
O geçmiştir, ölmüş olan ve geride kalan şeylerdir.
Zihin, biriktirilmiş geçmişten başka bir şey değildir, hafızadır.
Kalp ise gelecektir, kalp her zaman umuttur, kalp her zaman gelecekte bir yerdedir.
Kafa geçmişi düşünür; kalp geleceği hayal eder.

Gelecek henüz gelmemiştir. Gelecek henüz oluşmamıştır.
Gelecek henüz sadece bir olasılıktır, gelecektir, gelmeye başladı bile.
Yaşanan her anda, gelecek şimdiki zamana dönüşürken, yaşadığımız an ise geçmiş oluyor.
Geçmişte hiçbir olasılık yoktur, hepsi kullanılmıştır.
Onu yaşayıp geçmişsindir, o artık tükenmiştir, ölmüştür, mezar gibidir.
Gelecek tohum gibidir; o yaklaşıyor, sürekli geliyor, sürekli ulaşıyor ve yaşadığımız an ile buluşuyor.
Sen her zaman hareket halindesin.
İçinde bulunduğumuz an, geleceğe doğru yapılan bir hareketten başka bir şey değildir.
Senin zaten atmış olduğun bir adımdır; geleceğe doğru attığın bir adım.

Dünyadaki herkes doğru olmak ister.
Çünkü doğru olmak o kadar büyük bir keyif ve coşku getirir ki, insan neden sahte olsun?
Biraz daha derin bir kavrayış için cesaretinin olması gerekir.
Neden korkuyorsun?
Dünya sana ne yapabilir?
İnsanlar sana gülebilir; bu onlara iyi gelir.
Gülmek her zaman bir ilaçtır, sağlıklıdır, insanlar deli olduğunu düşünebilir.
Onların seni deli olarak görmesi senin deli olduğun anlamına gelmez.

Eğer sevinçlerin, göz yaşların, dansın hakkında samimiysen, er ya da geç seni anlayacak insanlar ortaya çıkar; ve senin kervanına katılırlar.
Ben bu yola yalnız başıma çıkmıştım ve sonra insanlar gelmeye başladı ve dünya çapında bir karavan oldu!
Ben kimseyi davet etmedim.
Ben sadece kalbimden geldiğini, hissettiğim şeyleri yaptım...

Osho

13 Aralık 2010 Pazartesi

Kanserli Zamanlar / Cancer Times

(Scroll down for English version)

Anneannem kanserden öldü.

Yeni yıl günüydü, 2003'ü 2004'e bağlayan gece. 2004'den sadece bir kaç saat yaşamak kısmet oldu kendisine.

Öldüğünde hiç ağlamadım, ondan sonraki günler de, hatta bayağı bir zaman öldüğüne ağlayamadım. Normalde o kadar çok ağlayan bir insanımdır ki. Komedi filmlerinde bile, karakterlerin yaşadığı üzücü durumlara, utanç verici durumlara, zor durumlara ağlayıverir, bir kaç saniye sonra da kahkahalarla gülebilirim, bir çok insanı çok şaşırtan bir huyumdur. Ama o öldüğünde ağlayamadım işte.

2 yıla yakın sürdü hastalığı. Bu sürede, onun son derece sağlıklı, canlı, mutlu (olduğunu sandığımız) bir kadından, dünyaya kendini tamamen kapatmış, hiç kimseyi tanımayan, yatalak bir insan haline gelmesini seyrettik yavaş yavaş.

Kanser, oldukça "yalnız" bir hastalık. Herkes yardım etmeye çalışıyor, arıyor, geliyor gidiyor ama "yapabileceğim bir şeyler var mı?" sorusundan öteye gitmek gerçekten zor çünkü aslında kimsenin yapabileceği bir şey olmuyor. Bu hastalık hasta ile kendisi arasında bir şey.

Doktor muayeneleri, yazılan reçeteler, radyasyon tedavisi, kemoterapiler, ameliyatlar, küçük müdahaleler, şu kataterin takılması, bu tedavinin yapılması. MR çektir, tomografiye gir, şunlar bunlar. Bana kalsa hepsi sadece detay. Ben elimden geleni yaptım diye hasta yakınlarının kendilerini tatmin etmeye çalışmasından başka bir şey değil.

Oysa iyileşmek istemeyen bir hastayı iyileştirmen mümkün olmadığı gibi, ölmek isteyeni de döndüremiyorsun. Zaman dolduysa zaman dolmuştur. Bu kadar. Oysa daha deneyimleyecek şeyler, yaşanacak günler varsa onu da durdurmak olası değil. İyileşmeyi sağlayabilecek tek şey "içimdeki kaynak". Ben.

Anneannemin ölmesi benim için bir dönüm noktası oldu. Yaşamımda süregelen bir sürü kötü olayın en dramatiklerinden biriydi çünkü anneannem benim için sadece bir anneanneden çok daha ötede bir şeylerdi. Bir arkadaş, dost, bir yoldaş, bir sırdaş, bir sevgili, bir anne, bir evlat.

Anneannemin ölmesi yaşam, ölüm, dünya, evren, Allah gibi kavramları sorgulamama, kendime yeni bir yol bulmama, gerçek manayı keşfetmeme, kanserden nezleye, karamsarlıktan, neşeye her şeyin benden, her şeyin içeriden olduğunu fark etmeme yarayan sürece girmem demek oldu.

Anneannem ölümüyle bana yaşamı, kendimi hediye etti.

Her zamanki gibi beni tercih etti.

Kanser ise sadece bahaneydi!

-----------------------------------------------------------------------------------------------

My grandmother died of cancer.

It was a new year's day. She managed to see only a few hours of the year 2004.

I did not cry that day. Nor the days following that day. For quite some time i could not cry at all. The funny thing is normally i'm a good crier. What i mean by that i can cry for everything even in comedy movies. I can cry in situations that characters feel ashamed, hurt, with broken feelings and i can carry on laughing outloud after a couple of seconds which usually make people feel confused about me. But i just could not cry when she died.

She was sick for nearly 2 years. We watched her move from a totally healthy, alive, happy woman (so we thought) to a bedridden, shutting herself to the world completely, recognizing noone.

Cancer, actually is a very “isolated” disease. Lots of people try to help, come and go, call for checking how you are doing but never go further than asking “is there anything i can do? Do tell me please” state. This is because there is actually nothing anyone can do. It is totally between the patient and herself/himself.

Doctors do consultations, write prescriptions, you go to radiation, chemotheraphy, lots of small procedures and operations. You go for MRI’s, this scan and that scan. Other medications. But all (i belive) is really detail only. These only make the caretakers feel satisfied with a feeling of “i did all i can do”.

Actually it is not possible to heal a patient who does not want to heal and stop “death” if that is the thing to be. If time is up, time is up, you’re out of the game/illusion. Likewise if there are things to experience, days to live, you can not stop the game. The only healing comes from inside, from the source. From "I".

My grandmother’s death was a breakthrough for me in every aspect. It was the most dramatic one of the many ongoing negative events in my life. She was much more than a grandmother for me, a friend, a compaion, someone who knows all my secrets, my love, my mother, my daughter.

Her death made me enter a path, a path where i discovered life, death, earth, skies, universe, god. Made me discover the truth, the real meaning, the illusion, the game. Made me see that everything from cancer to a simple flu, from pessimism to joy of life was me, was from me, was inside me.

She gave me life, myself with her death.

She chose me as she always did.

The cancer was just an excuse!

5 Aralık 2010 Pazar

Kiesha Crowther'ın 2012 hakkında söyledikleri...


Muhteşem, insana neşe, mutluluk pompalayan bir konuşma biçimi var. Kiesha'yı seviyorum...

Djwhal Khul-Minnettar olabilmek

Olaylar içinde minnettar olabilmek, bereketi fark edebilmek, kalpten bu hali ifade edebilmek olayın şekli ne olursa olsun çok önemlidir. Eğer sizi zorlayan bir dönemden geçiyorsanız size tavsiyem tüm içtenliğinizle olayı kabullenip dışarıya karşı kendinizi ifade ederken ilgili, ilişkili varlıklara sana minnettarım diyebilmelisiniz. Böylece o kişi de birliğin içine dahil olacaktır. Özellikle size karşı sorumsuzca ve size zarar verecek şekilde haraket edenler için onlara minnet duymalısınız. Onların sayesinde bir şeyi daha iyi anlayıp idrak edeceksiniz demektir. Şöyle de söyleyebilirsiniz Sana çok minnettarım çünkü affedebiliyorum.

Ne kadar çok samimiyet ile minnet duyarsanız o kadar aynı tip enerjiye maruz kalırsınız. Temel evrensel yasa şudur, ne ekersen onu biçersin. Ne verdiğin ne aldığındır. Yaşadığınız olayın düzeyi her ne kadar dünyevi olsada mesela arabanızın lastiği patladı yaşam içinde biliniz ki eğer halden minnet duyarsanız yani derseniz ki bu olan benim için hayırlıdır biliyorum ki geliştirici olan bana geliyor. Birden size ummadığınız yerden birisi yardıma gelir. Sizin işinizi kolaylaştırır, bu farkındalık sizin yeni yayılımlar yapmanıza neden olabilir. Eğer patlak lastiğiniz tamir edildiyse ve yarın da bayramsa ilgili kişilerin ihtiyacı olduğunu düşünüyorsanız bayrama katkı yeni açılımları meydana getirecektir. Çünkü olgular sürekli dinamiktir.

Djwhal Khul

Devamı: http://www.maddeveruh.org/ruh-ve-madde/1/1002/djwhal-khul-minnettar-olabilmek.aspx#ixzz17GhHEnGU

Under Creative Commons License: Attribution Non-Commercial No Derivatives / Djwhal Khul-Minnettar olabilmek

3 Aralık 2010 Cuma

Etrafınızdaki sinirlendiğiniz her insana teşekkür edin...

(Alıntıdır)

Etrafınızdaki sinirlendiğiniz her insana teşekkür edin.

Onlar sizin en iyi öğretmenlerinizdir.

Sinirlendiğiniz her insan size geçmeniz gereken bir dersi hatırlatıyordur.

Emir vermesini yönetmesini seven biriyseniz, etrafınızda sürekli şunu yap bunu yap diyenler olur.. Emir vermek zorunda olmadığınızı öğrenmeniz gerekiyordur.

Çok konuşmasını seven bir insan değilseniz, etrafınızda sürekli konuşan insanlar olur. Kendinizi en iyi anlatma yolu konuşmanızdır ve konuşmanız gerektiğini öğrenmeniz gerekiyordur.

Dağınık bir insansanız etrafınızda sürekli dağınık insanlar olur. Düzenli olmasını, disiplini öğrenmeniz gerekiyordu.

Sürekli bir yerlere geç kalan bir insansanız etrafınızda dakik insanlar olur ve bir şekilde geç kalmanız için ortamlar oluşur. Zaman kavramının sadece hayatınızda kolaylık sağlayan bir araç olduğunu öğrenmeniz gerekiyordur.

Sürekli değişik insanlarla aynı tarz ilişkiler yaşıyorsanız; gerçek sevgiyi ki bu şartların bağlılığın olmadığı, koşulsuz sevgidir, öğrenmeniz gerekiyordur ve bu KENDİNİZİ SEVMEK le başlar.

Etrafınızda sizi rahatsız eden annenizi, babanızı, kardeşlerinizi, komşunuzu, patronunuzu, işçilerinizi, sevgilinizi, SEVİN.

Çünkü her biri size geçmeniz gereken bir dersi hatırlatıyor.

O dersin ne olduğunu bulun ve sizlere bu fırsatı sizi rahatsız ederek veren kişilere teşekkür edin.

1 Aralık 2010 Çarşamba

"Kutsallık Kıvılcımınız Olumsuz ve Ebedidir"

Başmelek Mikail’den Mesaj LM-12-2010

Ronna Herman kanalıyla aktarılmıştır

Sevgili üstatlar, asla unutmayın: Varolma nedeniniz bilinçli bir birlikte yaratıcı olmaktır ve Baba/Anne Tanrımız varoluşunuzun Yaşam Veren gücüdür. Seçimlerinizin sınırlı olduğu ve geçmiş tarafından etkilendiği düz çizgi, lineer zaman kavramınızı bırakmalısınız. Kendinin üstadı Döngü Yasası, Sonsuzluk Döngüsü (yatay 8 şekli) kavramı içinde işlev görür. Önünüzde sürekli bir şekilde öne akan Sonsuzluk Döngüsü İlahi potansiyel ile doludur; ancak, etrafınızda kişisel Yaratıcı çarkınızdaki Sonsuzluk Döngüleri, vizyonunuzu desteklemek için uyumlu frekanstaki düşünce formlarını içermelidir. Kutsal Kalbinizde merkezlenmiş kalırsanız ve düşünce ve eylemin berraklığını sürdürürseniz, arzularınızın/vizyonlarınızın mükemmel şekilde ve mükemmel zamanda tezahür edeceğinden şüpheniz olmasın. Hatırlayın, insan Ruhu bozguna uğratılamaz, çünkü o Tanrı malzemesinden yapılmıştır ve bu nedenle yok edilemez. Her birinize tahsis edilmiş olan Kutsallık Kıvılcımı ölümsüz ve ebedidir.

Şu anda içinde yaşadığınız dünya sizin için planlanmış olan dünyanın yansıması değildir. DNA’nızın içinde tüm geçmiş yaşamlarınızın Özünün anısını taşıyan eterik zaman kapsülleri saklanmıştır. Kendinizi binlerce kez ayırdınız ve kırdınız (ışığın kırılması); ancak, erişilmeyi ve Varlığınıza bütünleştirilmeyi bekleyen Kutsallığınızın hafıza hücrelerine sahipsiniz. Bu hafıza hücreleri Işık Bedeninizin inşa edici bloklarıdır. Beden elementalinizin bilincine uyumlanma zamanıdır ve ruhsal hassaslığınızı geliştirmek için içgözleme zaman ayırmalısınız. Yükseliş sürecine ve bilinçli farkındalığınızın genişlemesine daha derin ilerlerken, ZİHİN HALİNİZİ sürekli olarak izleme ve kontrol etme alışkanlığına sahip olmalısınız. Siz içgüdüsel beyin/zihin aleminden çıkıp yüksek zihnin alemine girerken, giderek geçmiş olaylarla ilgili hafızanızın büyük bir bölümü gözden kaybolmaya başlayacak.