30 Ocak 2011 Pazar

Indigo Devrimi / Indigo Revolution


İndigo çocuklarla ilgili bu program özellikle çocukları olanların seyretmesi gereken bir belgesel. Tavsiye ederim. 7 parça olarak yüklenmiş ama çabuk yükleniyor, kolaylıkla seyredilebilir.

25 Ocak 2011 Salı

Kişisel Ustalıkta 10 Ritüel

Bu ritüelleri günde bir saatten 30 gün uygulaman tüm yaşamını değiştirecektir.

1. Ritüel: Yalnızlık Ritüeli

Yoğun iş temposunda yorulmuş olan motorunu dinlendirmek için zaman ayırmak.

2. Ritüel: Fiziksellik Ritüeli

Yoga ve diyaframdan derin nefes egzersizi.

3. Ritüel: Yaşam Gıdası Ritüeli

Kırmızı eti azaltıp, sebze ve meyveyi arttırmak. Sindirim sitemi vücutta en çok enerji tüketen yapıdır. Kırmızı etin sindirimi güçtür.

23 Ocak 2011 Pazar

Maya Takvimi - Beklediğimiz "Biz"iz...

İnsanı Geride Bırakan 15 Alışkanlık

1.KARAR VEREMEMEK:
Yahut vermiş gibi yapmak. Geri dönüşü olmayan yere, yola girememek.

2.ERTELEMEK:
Sürekli bir mazeret üretip havada askıda bırakmak.

3.CESARETSİZLİK:
Bir işe başlarken hep olumsuz senaryoları düşünüp bir türlü başlayamamak.

4.ZAMAN YÖNETİMİ YAPAMAMAK:
Öncelik gerektiren işleri geriye atıp, fuzuli işlerle zaman ve enerji kaybetmek

5.ÖZGÜVENSİZLİK:
Hiç bir işi sonuna kadar yapabilecek gücü kendinde bulamamak

6.BAŞKASINDAN BEKLEMEK:
Devamlı bir bilen, kurtarıcı beklentisi içinde olmak.

7.SABIRSIZLIK:
İstenen sonuca hemen ulaşma arzusu,beklemeyi bilmemek.

8.KALİTESİZ, NİTELİKSİZ, EĞİTİMSİZ ÇEVRE:
Kendimizi geliştirmediğimiz için yıllarca aynı insanlarla aynı polemiklerle uğraşmak

9.KANAATSİZLİK:
Yahut hepsine birden sahip olma açlığı, arzusu, hırsı, hırçınlığı, biliçsizliği.

10.ÇEKİRDEKTEN YETİŞMEMEK:
Yahut o yolda işin çilesini çekmemek.

11.KOLAYCILIK:
Yahut zora talip olmamak.

12.YATIRIM YAPMAMAK:
Farklı kişi ve ortamlar tanıma ihtiyacı duymamak ve kendimizi geliştirmenin ne demek olduğunu bilmemek.

13.ASABİYET:
Yani aşırı sinirlilik, öfkesini kontrol edememek.

14.KİBİR:
Yahut gurur, benlik, kendini bişey sanmak ve "ne oldum" delisi olmak.

15.ADAMAMAK: (en önemlisi de budur)
Yahut o yolun sonundaki hedefe bütün zerreleriyle odaklanamamak, taşın altına başını ve belini koyamamak. "Deneyelim bakalım!" havasında davranarak işe ruhunu katmamak.

Şükür...

Kendimi tamamen evrensel kaynağa teslim ediyorum.
Güvende ve emin ellerdeyim.
Evren ihtiyacım olan herşeyi bana zamanı gelince sunuyor.
Herşey yolunda.
İçimde ve dışımda uyum var.
Önüme gelen olumlu olumsuz her kişi, her olayın mutlaka bir nedeni var, onlar bana evrensel kaynak tarafından verilmiş en büyük hediyeler.
Yaradanım herşey senin elinde, huzurunda, sevginde.
Herşey iyi ve güzel.
Şükürler olsun.

21 Ocak 2011 Cuma

Büyük Oyun Başlasın!

Hepimiz burada, bir dağın eteklerinde toplanmış bulunuyoruz. Biz Yuva'dayız ve hep birlikte mükemmel bir sevgiyle oynuyoruz. O sırada sevgili bir kardeşimiz yaklaşıp şöyle diyor:''Aranızdan kimse yeni bir oyun oynamak ister mi?

Ne tür bir Oyun? diye soruyorsunuz.'' Şimdi oynadıklarımıza benzer bir oyun mu?

On Digesting Calamity: a 5D view

Galactic Times

Adım Adım Tezahür

Tezahür

Görünmeyen bir şeyi görünür duruma getirme eylemidir. Yani bir anlamda, soyut olanı somut duruma getirmek ya da potansiyel olanı gerçek olana çevirmektir. Daha kapsamlı bir ifadeyle Tezahür: Arzu edilen şeyleri var etmek için bir insanın kendi aklının, ruhunun içsel yaratıcı enerjisiyle ve evrensel tamamlayıcılarla birlikte yaratılan eşzamanlı ve karşılıklı destekleyici bir ilişkinin kurulabilmesini sağlamaktır. Tezahür; önceden anlaşılamayan, beklenmedik ve hatta gizemli yollardan oluşuyor gibi görünmektir. Ve bunun boyutları yoğun bir kent merkezinde en uygun park yerini bulmaktan, geliriniz yokken faturalarınızı ödemeye yetecek parayı elde etmenize kadar uzanabilir. Ya da “tesadüfen” sizin için en doğru işi bulmak veya hayalinizdeki kişiyle tanışıp, ona âşık olmak olabilir.

İşimizin, yaratıcılığımızın, inancımızın, güvenimizin, olumlamalarımızın ya da pozitif düşüncelerimizin verdiği güçle uzaklığın ve ayrılığın yarattığı tüm engellerden bir şekilde kurtulmalıyız. Bize ne olmasını istiyorsak onu tasarlamalıyız. Bizler aslında istediğimizi “elde etmiyoruz, istediğimize dönüşüyoruz.” Bütün tezahür eylemlerinde biz, gerçekte sadece kendimizin yeni bir görünümünü tezahür ettirmekteyiz.

Tezahür Nasıl Gerçekleşir?

Tezahürler konusunda bir model olarak kendi enerjimizi ve niyetimizi kullanırken bu ağ kendiliğinden; tezahür ettirilen şeyin doğasına hizmet eden insanların, olayların, bağlantıların karışımı olan görünümün bir eşini yaratacaktır.

19 Ocak 2011 Çarşamba

Ruhun Karanlık Gecesi


Kendine Doğru, benim takip ettiğim bir site. Halil Gül arkadaşımızın gerçekten çok güzel yazıları var. Son yazısını paylaşmak istedim. Çoğumuzun yaşadığı şeyleri çok güzel ifade etmiş...

Ruhun Karanlık Gecesi

18 Ocak 2011 Salı

Yeni Beden Elektriği / New Body Electrics

Elektriksel / Fiziksel Evrim

(scroll to the end for the link of English version)
 
15 Ocak 2011 - Steve Rother kanalıyla

Yuvadan Selamlar

Bu gün en üst sırada yer alıyor, çünkü birçoğunuz enerjinizi tamamıyla değiştirdiniz. Geçmişin keyfini çıkarmak ve yaşadığınız tüm güzel şeyleri hatırlamak için ve sonra geri dönüp gelecek için beklentilerinizi büyütmek için, bir anlığına kendi yaşamlarınızın yoğun telaşını durdurdunuz. Bunlar tam şimdi geleceğinizi yaratan beklentilerdir. Bunlar gittiğiniz her yerde yolunuzu belirliyor; bunlar bu fiziksel biyoloji baloncuğu içinde istediğiniz her şeyi deneyimlemeniz için fırsatları bir kenara koyuyor.

Işığı Topraklama

Olmanıza izin vermeniz için, derin bir nefes almanızı istiyoruz, fiziksel bedeninize Dünyasal bir nefes, bir an için, basitçe tam şimdi bu anda burada olmanıza izin verin. Neler olacağının tüm beklentileriyle, insanların geçmişlerine düşmeleri veya kendilerini geleceğe yansıtmaları çok kolaydır. Bu üçünden – geçmiş, şimdi ve gelecek – yalnızca bir tanesi gerçektir. Bu da tam şimdidir. Geçmiş anılarınız çok gerçektir, ama onların içinde yaşayamazsınız. Geleceğe dair beklentileriniz çok gerçek ve önemlidir, ama onların içinde de yaşayamazsınız. Tam şimdi burada yaşayabilirsiniz ve bu üçünü harmanlayabilirsiniz. Sadece şimdiki zamanda yaşamaya çalışmamanızı istiyoruz, çünkü bu çok zorlayıcı olur. Birçoğunuz gerçekte plan yaptığınızda, bir şeyi beklediğinizde veya yarattığınızda önünüzdeki yolu yaratırsınız. Eğer bu anın keyfini çıkarmakla meşgulseniz, bunun üçünün karışımı olduğunu anlamanızı istiyoruz: geçmiş, şimdi ve gelecek. Bu siyah ve beyaz değildir, bu nedenle sadece birini seçemezsiniz; üçünün birleşimidir. İlerlerken bundan daha çok söz edeceğiz. Önce bunun neden değişmekte olduğunu ve insanlar olarak neden zaman algınızın yakında değişeceğini anlatalım.

Daha önce konuştuğumuz birçok farklı parçayı bir araya getirmeyi diliyoruz. Şimdi anlaması daha kolay olacak, çünkü onun çoğuna önceden aşinasınız. Bunun günlük yaşamınıza nasıl uyduğunu tam olarak bilememenize rağmen, yaşamlarınızda yeni insanın evrimleşmesi için bir temel yaratmış olan gerçek olarak sözünü ettiğimiz şeylerin çoğunu kabul ettiniz. Bu, gezegenin her yerinde gerçekleşiyor, çünkü şimdi insanların kendi fiziksel bedenlerinde kendi ruhlarını öncesinden çok daha fazla taşıyabildikleri zamandır.


Nefes Mucizesi

Blogda uzun süredir nefes çalışmalarında yaşadığım deneyimleri yazıyordum. Bu kez "Course of Miracles / Mucize Kursu" deneyimlerimi paylaşmak için bilgisayar başına geçtim.

5 gün... 5 gün sadece nefesle ve mucize bilincine uyumlanmak ile geçti. Gerçekten muhteşem, gerçekten mucizevi 5 gün. Çeşme'de 24 öğrenci, 14 eğitmen ve tabii hocamız Nevşah Fidan. Sevgili nefes koçlarımız; hepsi birbirinden muhteşem, birbirinden sevgi dolu. Funda, Melda, Soley, Serap, Nazmiye, Aydan, Esra, Tuba ve diğerleri... Hangi birini sayayım bilmem. Sadece bizim için, sadece bizim mutluluğumuz, huzurumuz, gelişimimiz için 5 gün deli gibi çalışan bir sürü güzel insan. Tabii onları sayarken beni nefesle tanıştıran, şu anda kendi de nefes koçu olan sevgili güzel arkadaşım Ebru'yu ve bana emek vermiş olan bir diğer nefes koçu arkadaşım Ceylan'ı da saymamak olmaz. Her hafta onların yarattığı mucizeler cesaretimi artırdı, hayatımı değiştirdi ve kursa katılmak için beni destekledi.

Mucize Kursu'na katılmak gerçekten insanın yaşamı boyunca alacağı en önemli kararlardan biri. Cesaret istiyor evet, kendinle yüzleşmek, kendini kabul etmek, gerçeğin farkındalığına varmak az buz bir iş değil. Ama sonucu büyük bir hediye. O yüzden sonuna kadar değer. 5 koca gün dünyadan kopup sadece kendinle başbaşa kalıyorsun. Sürekli nefes alıyor, nefesinin tıkandığı dolayısı ile yaşamında da tıkanıklık olan alanları buluyor, keşfediyor ve dönüştürüyorsun. Hergün güne Tibet'in 5 ayini (bloga koymuştum, ilgilenenler için), 40 günlük bereket planı okumaları, kundalini ve 100 nefesle başlıyorsun. Sonra çeşitli nefes çalışmaları, koçluk çalışmaları ile derinlere iniyor, meditasyonlara yatıyorsun. Partnerinle çeşitli çalışmalar yapıyor, yeniden doğum nefesi için havuza giriyor, en sonunda aynada "yeni sen" ile karşılaşıyorsun. Artık benim gibi hem ağlar hem güler misin ne yaparsın bilemiyorum ama tek bildiğim:

"Artık oyun bitti. Perde kapandı. Artık makyajımı silebilir, ağır kostümlerimi çıkarabilirim. Artık, gerçek hayatımı yaşamaya hazırım. Artık kendi cennetimi yaratmak için buradayım."

Çok çok çok mutluyum...

Tüm NFS ailesine çok ama pek çok teşekkür borçluyum ve şükrediyorum ki bu şans karşıma çıkmış.

Umarım herkes bu şansa sahip olur...

http://www.mucizekursu.com/

11 Ocak 2011 Salı

Titreşim ve İlişkilerimizi Nasıl Etkilediği Gerçeği



Herkes bir frekansa, yani titreşime sahiptir. Yani DNA’nın salınım oranı. Bu titreşim 50 ile 150 Ghz arasında gezinir. Rezonans yüzünden, frekans son derece önemlidir. Bir titreşime (frekans) sahipsiniz ve yakın titreşimdeki diğer insanlarla, yerlerle, zamanla, olaylarla rezonansa girersiniz. Bu durum sizin diğerleriyle olan ilişkilerinizi nasıl etkiler?

İki insan, aynı ya da birbirine yakın frekansta iseler ancak ortak bir şeylere sahip olur ya da yanyana gelebilirler.

Bunu kavramak o kadar önemli ki, son çümleyi tekrar okuyup üzerinde düşünmenizi isterim. Bunun dış görünüş, kültürel geçmiş, eğitim, deri rengi, mali durum, ülke, ilgi vs ile en ufak bir ilgisi yoktur.

İki insan ancak aynı frekansa sahipse, yanyana gelir ve birlikte olurlar.

10 Ocak 2011 Pazartesi

Başmelek Uriel'den 2011 Kehanetleri

Yine bir kez daha bir başka yılın şafağındayız, bir çok başka yaşamlarımızda ve yıllardır öğreniyor olduğumuz derslerin bütünleşmesini daha iyi ayarlamak için bir başka fırsat... Tarafsızlık, gözlem, koşulsuz sevgi ve kabul yoluyla yaklaştığımız sürece; 2011’in bize getireceği, biraz daha berraklık, anlayış, değişim-dönüşüm ve büyümedir. Tüm bunlar, bu yıl bizim derslerimiz olacaklar çünkü ne zaman bağlantılı ve kuşatılmışsak, bağışlamayı, kabul etmeyi ve serbest bırakmayı beceremiyorsak; bu durumları yaşantımıza nasıl dahil edebileceğimizi bize gösterecek yeni derslerin geleceği kesindir. Artık ne yaptığımızın farkında değilmişiz gibi davranamayız. Bizler ustalaşıyoruz ve sorumluluklarımızı kabul etmenin zamanı geldi.

Meydan okuyucu bir yıla mı girdik? Bu “meydan okuma” ya yüklediğimiz anlama bağlı. Evet meydan okuyucu olacak; eğer, kaybedeceklerimiz için, her kayıba bakıp, onu bir serbest bırakma olarak algılayarak, yerinin başka bir şeyle dolduğunu izlemek yerine, kaybettiklerimiz için korku duyarsak…

Değişim-dönüşüm ile ilgili niyetimizi belirttiğimizde, olmayı arzu ettiğimiz şeyle aynı titreşimde olmayan durumlar bizden uzaklaşır. Bu duygusal olarak sancılı olabilir ama ruhsal düzeyde, istediğimizle aynı sıradadır. Bu şimdi artık kendimizi, beden, zihin, duygular ve ruh; yani her bir halimizin dahil olduğu bütünsel bir perspektifte görme zamanıdır, ve artık her adımı serbest bırakma ve yerine yerisini koyma sürecidir. Eskiyi salıverme, ve yeniyle bütünleşme, 2011’in en önemli konusudur.

9 Ocak 2011 Pazar

Yeni Bilinçte İlişkilere Bakış


http://indigodergisi.com/44/eduman.htm

İlişkiler bizim kendimizle olan ilişkimizi, kendi benliğimizi anlayabilmemizin harika araçlarıdır.

Tüm ilişkiler bize kendimizle olan ilişkimizin bir göstergesidir. BEN dediğimiz, çok boyutludur ve çevremizdeki her insanla, doğayla, hayvanlarla ve tüm varlıklarla olan ilişkimiz bize kendimizle olan ilişkimizin bir veçhesini gösterir. Yani tüm olanla ilişkim, kendimle olan ilişkimdir.

Benim anne/baba /kardeşimle ilişkim, eşimle, sevgilimle, çocuğumla, patronumla, iş arkadaşlarımla, arkadaşlarımla, diğer insanlarla ve doğayla, hayvanlarla, diğer canlılarla ilişkim.

Göstermektedir derken, bu çoğu kez yanlış anlaşılır ve birebir kelime anlamıyla algılanır.

Yeniçağ bilgilerinde ve modern psikolojide bu konu genellikle bu şekilde işlenir ki biz burada Yeni Bilinçte bunun ötesine geçmekteyiz ve SİZ de seçerseniz şu anda bunun ötesine geçebilirsiniz.

Gösterir demek karşımdaki birebir beni bir ayna gibi bana gösteriyor demek değildir.

Uyanmakta Olan İnsanlara Bir Mektup

TOBIAS: “Ve öyledir, sevgili dostlar, biz çağrınızı duyduk. Dualarınızı duyduk, acılarınızı hissettik ve şaşkınlığınızı biliyoruz. Bu nedenle size bu mesajı veriyoruz. Bu mesaj rüzgarla yolunu size buldu. İşlemleriniz vasıtasıyla – buna İnternet diyebilirsiniz – size bunu veren bir arkadaşınız vasıtasıyla, ya da belki tesadüf gibi görünen bir vasıtayla size yolunu buldu, ama biz sizin çağrınızı ve dualarınızı duyduk. Biz, yanıt vermeye geldik.

Ben, Kırmızı Meclisten Tobias’ım. Kırmızı Meclis, gerek Dünya’da gerekse diğer alemlerde bilinç öğretmenleri olan varlıklarla çalışan meleksel bir düzendir. Ben bugün, sizi desteklemek ve sevmek için sevgi ve şefkat alanından gelen meleksel varlıklarla birleşiyorum.

Biz ayrıca bu mesajı bir grup insan melekle birlikte veriyoruz. Onlar şu anda insan biçimi içinde Dünya’da bulunuyorlar, ama onlar gerçekten de melektirler. Binlerce yıldır bilinci ve Ruh’u ve Tanrı’yı araştırdılar. Ve şu anda fiziksel olarak Dünya’da bedenlenmiş haldeler. Onlar, yanı başınızdaki komşunuz olabilirler, aile üyeleriniz ya da arkadaşlarınız olabilirler, hatta belki de hiç bilmediğiniz insanlar olabilirler. Ama şu anda Dünyadalar ve yeni bir öğretmen ve rehber türü olarak hizmet veriyorlar. Onlar yeni bilincin ve Yeni Enerjinin ve tüm şu Ruh, Tanrı anlamına gelen ve şu an Dünyadaki benlikle birleştirilmiş olan “Ben Ben’im” anlayışını/kavramını araştırdılar.

Biz meleklerin, Ruh’un ve Dünyada bulunan ve adına Şambra denen bu grubun enerjilerini birleştirerek, çağrınıza yanıt olarak bu mesajı veriyoruz.

Siz şu anda bir uyanış sürecinden geçiyorsunuz ve bu nedenle bu mektubu aldınız. Uyanış süreci zorlayıcı olabilir, aldatıcı olabilir ve aynı zamanda güzel de olabilir.

Evet!

Evren sadece tek bir kelime bilir.

Ne mi? Cevap biraz basit gelebilir.

EVET.

Sadece EVET'i bilir evren. Ve siz ne söylerseniz söyleyin ne sorarsanız sorun sadece evet der.

- çok mutsuzum..

Evrenin cevabı : Evet.

- Allahım hiç mutlu olmayacak mıyım?

Evrenin cevabı : Evet.

Madem evren tek bir kelimeyi biliyor, biz neden doğru şeyler söylemiyoruz ya da sormuyoruz?

- Çok mutluyum (mutsuz olsan da söyle. Unutma evren tek bir kelime biliyor)

Evrenin cevabı : Evet

- Araba alıyorum (alamayacak olsan da söyle. Unutma evren tek bir kelime biliyor)

Evrenin cevabı : Evet.

Ne söylersen ne sorarsan; tek bir cevap var; unutma! EVET

8 Ocak 2011 Cumartesi

Pozitif Olmak İçin Altın Sorular ve Cevapları

- Yaşam neden pek çok kişi için gittikçe zorlaşıyor gibi görünmektedir?

Zengin toplumlar fiziksel olanakları geliştirmek için muazzam bir çaba göstermiş olmalarına karşın, zihinler ihmal edilmiştir. Artmakta olan endişe, bağımlılık, sinirlilik ve depresyon gibi olumsuz durumlara filizlenen arzular da eşlik etmektedir. Bu olumsuz tutum ve duygular bireylerin sağlığını bozduğu gibi, eylemlerimizdeki temel değerlerin kaybına neden olarak, çevreye ve topluma da zarar vermektedir. Çevremizdeki dünya ve birbirimizle daha az ilgilenir ve daha az işbirliği yapar durumdayız.

- Bunun için neler yapabiliriz?

İçimizde üzüntü veya boşluk hissettiğimizde, çözüm yerine problemin bir parçası haline geliriz. Çoğunlukla, başkalarını veya koşulları suçlayarak kendimizi rahatlatmaya çalışırız, fakat bu koşulları daha da kötü hale getirir. Bunun yerine, zihnimizi nasıl kuvvetlendireceğimizi öğrenmemiz gerekmektedir. Bunun anlamı zihni pozitiflikle doldurmaktır.

3 Ocak 2011 Pazartesi

Kendini Görme Biçimleri

Eğer bir insan kendini geliştirmek ve tekâmül etmek istiyorsa yapacağı en önemli şey “kendini bilme” çalışmasıdır. Asırlardır bir çok öğretide, dinlerde bu konu devamlı olarak işlenmiş, insanlara “Kendini bil”, “Kendini bilen, Rabbini bilir” denmiştir. Dolayısiyle kendini bilme çalışması, aynı zamanda insanın ...özüne doğru yaptığı bir yolculuktur da. Özüne ulaşan insan orada Yaradanın sevgisi ve bilgisi ile karşılaşır. Kendini bilme, gerekli değişim ve dönüşümü yapma ve öze ulaşma ise, ancak bilgilenmekle mümkündür. Çünkü bilgilenmek herşeyin başıdır.
Kendini bilme çalışması kişiye ruhsal bir gelişim sağlar. Dolayısıyla, hayatı daha bilgece yaşar. Kendini bilme, aynı zamanda tekamülün de gereğidir.

Kişinin kendini bilmesi, gerekli değişim ve dönüşümü yapabilmesi için önce kendini görmesi gerekir. İnsanın kendini görme biçimlerini üç başlık altında toplayabiliriz.

1- Bilgilenmekle kendini görmek.

2- Olayların içinde kendini görmek

3- Başkalarının diliyle kendini görmek

1 Ocak 2011 Cumartesi

Sevgi idraki üzerine / Awareness of love

Herkese Günaydııınnn... Muhteşem bir gün. Muhteşem 1.1.11.
Gooood Morniiinngg everyone... Fabulous day. Fabulous 1.1.11.

Arktruslular'dan Mesaj var: Sevgi idraki üzerine

Message from the Arcturian Group: http://www.onenessofall.com/newest.html