29 Mayıs 2010 Cumartesi

Melekler ile İletişim

ekin duman'dan


Meleklerle iletişimin çoklu yolları var ve çok basit, melek dili hislerin sezginin dili, sözsüz dil, meleklerle tüm sözsüz yollarla iletişebilirsin, nefesle, müzik, renkler, kokular, rüyalar, hislerin yolu, buradaki anahtar sevgidir, şefkattir, bu olduğunda kalbin sevinçle, onların sevgisiyle dolar, gözlerinden yaşlar akar, huşu, farklı bir huzur ve şefkat gibi güzellikler hissedersin.

Rüyalarla iletişebilirsin - özellikle kendi özünle iletiş, o sana yardım edebilecek seni en çok seven melektir, bir annenin senin üzerine titrediği gibi seninle ilgilenmek seni sevmek ve iletişim kurmak istemektedir. Onunla iletiştiğinde ve onunla tam uyumlandığında yaşamındaki herşey daha yüksek bir bilinçle uyumlu olur, birlikte yürürsünüz bu yolu.

Örnekler:

Melekler den biri Mikail olsun ..

Ya da ona sor senin ismin nedir ve izin ver. Cevabı sana gelecektir, bu her şekilde gelebilir, bir reklam izlerken birden bir kelime dikkatini çeker ve hislerinle teyit alırsın

Ya da bedeninden (benimkinde baştan ayağa tüylerim diken diken olarak bir his geçer)

Tabii ona sen de bir isim koyabilirsin.

Yalnızken uzanıp rahatlamak için derin nefesler alarak başlayabilirsin, alıştıkça bu her yerde olmaya başlayacaktır, kalabalık bir yerde bile.

Önce nefesle onunla iletişim kur (nefesle sadece meleklerle değil dilediğimiz herkesle iletişim kurabiliyoruz bir insanla da, konuşamadığın biri var diyelim onunla ruhtan ruha iletişim kurmak için nefesi kullanabilirsin)

Gözlerini kapa sana bir renk-şekil gelecektir, bu onunla iletişim rengin.

Bir koku seç sevdiğin. Bu da kokunuz olsun.

Müzik harika bir yoldur, bana bir şarkı gönder diyebilirsin, sana gün içinde gelecektir ve bileceksin, ya da sen seç ve yaşamın içinde akarken hiç beklemediğin anda birden ör: vanilya kokusu alırsın ama çevrede vanilya filan yoktur birden o şarkı içinde yankılanmaya çalmaya başlar.

Hislerin dilini kullanabilirsin ve bu kelimelere transfer edilebilir, alıştıkça daha çok netleşir, berraklaşır. Kelimelere dönüşür.

Birgün çok zor bir zamanımda bana sarılmalarını istemiştim, hepsi birden sarıldığında öyle yoğun ve güzel bir sevgi hissettim ki kalbim patlayacak gibi olmuştu.

26 Mayıs 2010 Çarşamba

Herşeye baştan başlamak...

Ekin Duman'dan...

Merhaba Sevgili Kryon ailesi

Sizlerle başka birşey paylaşmayı planlamıştım ama yine herşey yeni enerjide hep olduğu gibi planlara uymadı :))

Hiç birşeyin sizi şimdi paylaşacağım şeyden daha çok genişletemeyeceğini, şifaya ve kim olduğunuzu bilmeye açamayacağını anımsadım .

Ben kendi yolculuğumda bunu yaptıktan sonra pekçok şey hızla olmaya , içimdeki kapılar açılmaya ve ben kim olduğuma doğru genişleyen bir şekilde yol almaya başlamıştım...

Hiçbirşey bilmemekten daha muhteşem bişey olamaz.

Ben hergün kendimi bu hale getirmeyi seçiyorum ,o boşluğa ,tanımsıza ve bu bilmemeye izin verebilmekle oluyor.

O meşhur boşluk- tanımsız - yeni enerjinin doğum yeridir ,tüm yaratımların doğum yeridir.

Orada hisler bile yok ,nefes yok ( ben oradayken çok az yada hiç nefes almadığım bir moda geçiyorum ), kelimeler yok,düşünce yok.

Ben her gece tüm bildiklerimi resetlemeyi seçip , her sabah yeniden başlarım yaşama .

Ne olur her sabah hiçbirşey bilmediğimizi kabul ederek yeniden başlasak tüm yaşama yaratıma .

Bu çocukluğumuzu, yeniyi getirir bize, bu şekilde boşluğumuzu genişletiyoruz.

Ve ne olur biliyormusunuz güveninizi bildiğiniz şeylere dayandırmak - sahte güven -gider , yerine benim gerçek güven dediğim şey gelir ,sadece o anda olmakta olana , kendinize ,yaşama ,varaoluşa güvenirsiniz.

Size birşey önereceğim yarın sabah uyandığınızda bir seçim yapsanız , kontrol etmeme seçimi, herşeyi, kendinizi, akışı ..

23 Mayıs 2010 Pazar

"Sırların Sırrı"

Sırların Sırrı”nın dört veçhesi vardır.

Birincisi spiritüel içgörü veya vizyon elde etme yeteneğinizdir, örneğin size yansıtılan yalanları görebilme. Ve en büyük karanlıkta bile “doğru yolu” görebilmektir.

İkincisi hissetme yeteneğinizdir. Bu, sırların özüdür. En büyük hazinenizdir, ayrıca en büyük tereddütünüzdür. Sizi kontrol ve manipüle etmek isteyenler bu dondurucu veya felç edici, düşük duygusal spektrumda olan şeyleri hissetme yeteneğinizin onların amacına hizmet edeceğini biliyorlar.

Üçüncü veçhe gerçeğinizi söyleme yeteneğinizdir. Birçoğunuz için gelen zamanlar, etrafınızdakiler için tamamen karşıt olduğunda bile, gerçeğinizi berrak şekilde konuşmanızı talep edecek.

Ve dördüncü veçhe eyleme geçme yeteneğinizdir. Bu dört veçhe bir arada köklenmiştir ve özgürlüğünüzün kaynağıdır.

Hathorlardan

22 Mayıs 2010 Cumartesi


"...Dünya bir sınav alanıdır.O, türünün tek örneğidir."Fiziksel Evren"de bunun benzeri bir Gezegen (daha) yoktur.Burada en sonunda olacak olan şey, sevgili varlıklar, enerjinin 12 milyar ışık yılı uzaklıktaki yeni Yaratıcı olaya uygulanacak olmasıdır! 2012 yılındaki Enerji, "Spritüel Takvim"in (Maya vb.takvimler) son ölçümü yapıldığında ortaya çıkacak Enerji, henüz isimlendirilmemiş olan (bu) yeni Evrenin Enerjisi olacaktır.Sizin Enerjiniz bu "Yeni Evren"e sunulacak, onu donatacak, (ve) o zaman o bir "İmza"ya sahip olacaktır.Onun üzerinde İnsanlığın damgası, sizin "İsimleriniz" bulunacaktır.Ve bir çoğunuz (Artık) o Evrende yaşayabilirsiniz (yaşayabileceksiniz)..."

KRON-Yuvadan Mektuplar-Büyük Plan

5 Mayıs 2010 Çarşamba

Canan Yolaç'tan "Bahara Merhaba"

Yoğun geçen bir kış döneminden çıkıyoruz. Günler eskisi kadar uzun olmamasına rağmen bu kış ağır ve yoğun enerjiler hakimdi dünyaya. Yapılan araştırmalara göre artık bir günün 24 saat değil, çok daha kısa yaşanıyor. Zaten, günlerin kısa ancak yoğun bir biçimde yaşandığı gerçeğini kendi deneyimlerimiz de gösterdi artık bize.
Bahara girdiğimiz şu günlerde kendimizi de bahara uyumlamak, tazelenmek, neşeli ve pozitif bir enerjiyle dolmak harika olacak. Doğa gibi, bizim de içimiz coşkuyla dolacak.

Fakat bunun böyle olabilmesi için neler yapmalıyız?

Kendimize boş bir zaman ayırıp, oturup, yoğun kış döneminde neler yaşadığımızı gözden geçirmeliyiz. Bunu yaparken, MART, ŞUBAT, OCAK, ARALIK, KASIM biçiminde geriye doğru giderek, geçirdiğimiz bu aylarda yaşadığımız hangi olayların etkisinde kaldığımızı, neleri aşıp neleri aşamadığımızı sorgulamalıyız.
Aştıklarımızı nasıl aştığımızı fark ederek ve aşamadıklarımızı niçin aşamadığımızı anlamaya çalışarak beynimizin, düşüncelerimizin ve duygularımızın nasıl işlediğini; örneğin, çözümsüz gibi görünen ya da çözümlenememiş sorunları üzerimizde hâlâ bir yük gibi taşıdığımızı görmek, olayları çözebilmemiz adına çok etkili olacaktır. Çözümlenmemiş neler var? Neler hâlâ yük gibi sırtımızda? Bunları tek tek sıralayıp yazmak, aynı sorunları neden hâlâ yaşadığımızı bize açıkça fark ettirecektir. Bu sıralamayı yazarak ve maddeleyerek yapmak en iyi yöntem. Yazdıktan sonra, hangi maddenin sizin için en çok önem taşıdığını belirlemeniz gerek. Çünkü zihnimiz sinsice bunları gözden kaçırmamıza neden oluyor. İşte, bahara girerken, bu şekilde zihinsel bir arınma inanın size çok iyi gelecek.

Tabii bedeni de unutmamak gerekiyor.Üç günlük bir detoks bedenimizde ve dolayısıyla ruhumuzda mucizeler yaratacaktır.

Bunun için size önereceğim şu 3 günlük detoks şöyle:

Birinci Gün: Basmati Pirinçi ile sarımercimeği lapa kıvamına gelene dek pişirin...Piştikten sonra içine zerdeçal baharatı katın ve bir damla kadar zeytinyağı damlatın.. Biraz tuz ekleyebilirsiniz. ve gün boyunca, bu yemeğin dışında pişmemiş hiçbir şeyi yemeyin. Suyu dahi kaynatıp soğurtarak için.Bu üç gün içinde Çay ve kahveyi tamamen bırakın.Bitki çayı için. Acıktıkça bu karışımı yiyin ama abartmadan.

İkinci Gün: Aynı diyeti uygulayın. Akşama doğru haşlanmış olarak ya da fırında kızartarak elma ya da muz yiyebilirsiniz.

Üçüncü Gün: Önce yine aynı pirinç ve mercimek karışımını yiyin. Tamamen sindirdikten sonra, kabak zerdeçalı ile pişirilip üzerine dereotu, nane ve kekik serperek pişirilmiş bir sebze yemeği tüketin. Ara öğün için elma ya da muz tercih edin. Akşam yemeğinde, yine aynı pirinç ve mercimek karışımını yiyin.

Bu detoksun amacı, bedenimizi arıtırken öz disiplinimizle ruhumuzu da arıtmak. Dolayısıyla kendimize saygı duyarak, sükunet içinde disiplin edinmek.

Bu üç günlük detoksla kendinizi tazelenmiş ve yenilenmiş cildiniz pırıl pırıl bağırsaklarınız temizlenmiş olarak bahara merhaba” diyebilirsiniz.

www.cananyolac.com