13 Ocak 2013 Pazar

Eckhart Tolle ''Attığımda Ben Atmadım !..''

4 yorum:

  1. Sokakta kavga gördüğüm birçok seferde ben burdayım ve kavga olmayacak dediğim de buna yoğunlaştığım da kavgayı her seferinde daha başlamadan durdurabildim. Bu gibi hareketlerin karanlık tarafın dikkatini çektiğini birçok kez gördüm.Bu yüzden defalarca ve uzun vadeli olarak psişik olsun olmasın saldırılara maruz kaldım.Hiç bulaşmak istemediğim günlerden birinde bir kişi vuruldu ve büyük bir ihtimalle öldü.O gün sonucu değiştirmemin mümkün olabileceğini hissetmiştim ama yapmadım.

    Yaşam akıp giderken sadece şahit rolünde olmak güzel ve özgür bir hal fakat en yüksek yol bu mudur bilmiyorum.Yüksekten kastım; yani farkındalık durumu insanlığın ortalama farkındalığından bir hayli yüksek bir insanın birgün kesin olarak seçeceği yol bu mudur sizce??Belki de karanlık taraf katılımcı olmamızdan çok izleyici olmamızı istiyordur.

    Ne dersiniz?

    YanıtlaSil
  2. Daha ziyade , o karanlık dediğin şey (adının ne olduğu mühim değil birçok adı var ama ne olduğunu ikimizde biliyoruz) beiki hayattan sadece kuskulanmanı istiyordur? kıyamet çok yakın...

    YanıtlaSil
  3. Deliriyorum o kadar aydınlandık uyandık yüksek farkındalığımız var bir perdenin ucunun ters olduğunu görüp isteğimle düzeltemiyorum. Hani bilinç zihin gücü?
    Hani ne düşünürsen o olur? Zaten hayatımı bu saçmalıkta mahvettim bari elime bişeyler geçseydi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değerli arkadaşım, zihin gücü dediğimiz şeyi belki tam olarak içselleştirmemiş olabilirsiniz. Zihin; ana babanızın, geçmiş karmalarınızın, ana karnına düştüğünüz andan itibaren size öğretilenlerin işlendiği ve sizi şekillendirdiği bir makine. Bu anlamda hepimiz zihin kontrolünde - yani aslında çevremizin kontrolünde - yaşıyoruz. Ne zaman ki ruhunuzdan geleni, korkusuzca ve tam bir bilinçle zihninize ve oradan da dünyaya yansıtabilirsiniz ancak o zaman bir şeyler değişmeye başlar. Yoksa bu zihnimi istediğim şekilde düşünmeye zorlayayım, dur öyle düşünme, pozitif düşün, öyle söyleme, böyle söyle diye zorlanarak olabilecek bir şey değil. Sen zihninin mevcut gerçekleri ile ancak zihnini yeniden manipüle etmeye çalışıyor olursun. Peki o sırada içeride neler olmaktadır acaba? Örnek veriyorum; anne sana hamileyken babanla büyük bir kavga yaşamış ve içinden şöyle düşünmüştür diyelim "senden olacak çocuk olmaz olsun" ya da ne bileyim ilkokul öğretmenin 2 ile 2'yi toplarken hata yaptın diye sana kızgınlıkla "nasıl yapamıyorsun bu kadar basit bir şeyi" demiştir ya da ilk kız arkadaşın seni başka biri için terk etmiştir. Bunun gibi binlerce örnek verilir. Zihin geçmiş tecrübelerle vardır. Geçmiş tecrübeler ve kitlesel bilinçten gelen herkesin tecrübeleri zihne akar ve sen onu durduramazsın, bir anlamda kölesi olursun. Sonuç tam bir zihin farkındalığı ile ne düşünürsen o olur illüzyonu arasında büyük fark var. Uzun ve sancılı bir süreç bu...

      Sil